10 Nisan 2015 Cuma

Don riskine dikkat…

Detay:


​-Don riskine dikkat…
-TZOB Genel Başkanı Bayraktar: "Kütahya, Afyonkarahisar, Eskişehir'in güneyi, Isparta'nın doğusu, Çankırı'nın batısı, Bursa-Kütahya, Ankara-Bolu, Ankara-Kırıkkale, Denizli-Muğla arasında bu gece, Afyonkarahisar-Uşak, Afyonkarahisar-Eskişehir, 
Kütahya-Bursa, Ankara-Kırıkkale arasında yarın gece kuvvetli don yaşanması bekleniyor"
- "Meyve ağaçlarından badem, kayısı, erik ve kirazda başlayan çiçeklenme, Nisan ayıyla birlikte diğer meyve türlerinde de görülüyor"
-"Bugünlerde oluşacak kuvvetli bir don, özellikle meyve çiçeklerine zarar verebilir"
-"Manisa bölgesinde don, üzüm bağlarına zarar verdi"
-"Çiftçilerimiz don riskine karşı tedbirli olmalı, ürünlerini korumak için modern tarım tekniklerini uygulamalıdır"
-"Taleplerimiz üzerine, 2015 yılındaki doğal afetlerden en az yüzde 30 zarar gören veya görecek çiftçilerimizin düşük faizli kredi borçları bir yıl ertelendi" 
-"Ertelemeden tarımsal amaçlı kooperatifler ve Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM) işletmeleri de yararlanacak"
-"Zarar gören üreticilerimizin borçlu oldukları Ziraat Bankası veya Tarım Kredi Kooperatifleri'ne yazılı olarak başvurmaları gerekiyor"

 Ankara - 10.04.2015 - Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün bu akşamdan başlayarak Pazar sabah saatlerine kadar bazı illerde kuvvetli don riski uyarısı yaptığını bildirerek, "Kütahya, Afyonkarahisar, Eskişehir'in güneyi, Isparta'nın doğusu, Çankırı'nın batısı, Bursa-Kütahya, Ankara-Bolu, Ankara-Kırıkkale, Denizli-Muğla arasında bu gece, Afyonkarahisar-Uşak, Afyonkarahisar-Eskişehir, Kütahya-Bursa, Ankara-Kırıkkale arasında yarın gece kuvvetli don yaşanması bekleniyor" dedi.

Bayraktar, çiftçilerin don riskine karşı tedbirli olması, ürünlerini korumak için modern tarım tekniklerini uygulaması gerektiğine dikkati çekti.

Şemsi Bayraktar, yaptığı açıklamada, meyve ağaçlarından badem, kayısı, erik ve kirazda başlayan çiçeklenmenin, Nisan ayıyla birlikte diğer meyve türlerinde de görüldüğünü belirtti. Şemsi Bayraktar, bugünlerde oluşacak kuvvetli bir donun özellikle meyve çiçeklerine zarar verebileceğini belirtti.

 

-Kuvvetli don beklenen iller-

 

Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından açıklanan verilere göre, bugün sabah saatlerinde bazı bölgelerde don riski beklendiğini vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti:

"İç Anadolu'nun büyük bölümü, Ege, Batı Akdeniz ve Batı Karadeniz bölgelerinin iç kesimlerinde hafif ve orta kuvvette, Isparta ve Bolu'nun doğusunda kuvvetli, bu akşam (10 Nisan 2015 Cuma)  ve gecesi ile yarın (11 Nisan 2015 Cumartesi) sabah saatlerinde İç Anadolu'nun büyük bölümünde, Ege, Batı Akdeniz ve Batı Karadeniz bölgelerinin iç kesimlerinde hafif ve orta kuvvette don olacağı tahmin ediliyor.

Kütahya, Afyonkarahisar, Eskişehir'in güneyi, Isparta'nın doğusu, Çankırı'nın batısı, Bursa-Kütahya, Ankara-Bolu, Ankara-Kırıkkale, Denizli-Muğla arasında bu gece, Afyonkarahisar-Uşak, Afyonkarahisar-Eskişehir, Kütahya-Bursa, Ankara-Kırıkkale arasında yarın gece kuvvetli don yaşanması bekleniyor.

Özellikle kuvvetli don riskinin beklendiği illerde erken çiçek açan badem, kayısı, erik ve kiraz gibi meyve ağaçları çiçeklenme döneminde olduğu için don riskinden fazlaca etkilenecek ürünlerdir. Bugünlerde oluşacak kuvvetli bir don, özellikle meyve çiçeklerine zarar verebilir.

Manisa bölgesinde don, üzüm bağlarına zarar verdi. Bazı üzüm bağlarında uyanan gözler karardı. Hasar tespit çalışmaları devam ediyor.

Üreticilerimizin, aşırı yağış, don, dolu gibi tarımsal üretime zarar verecek konularda, Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamaları takip etmeleri ve gerekli önlemleri erken almaları yararlarına olacaktır."

 

-Dondan korunma teknikleri-

 

Ekonomik gücü yeterli olmayan çiftçilerin, don zararından korunmak için saman yakma, ürünlerin üzerini örtme gibi yöntemlere başvurduğunu belirten Bayraktar, "Rüzgar pervaneleriyle havanın karıştırılması, su uygulaması gibi teknikler, don riskinden korunmada etkili olan yöntemlerdir. Çiftçilerimiz don riskine karşı tedbirli olmalı, ürünlerini korumak için modern tarım tekniklerini uygulamalıdır. Modern tarım tekniklerinin üreticilerimiz tarafından uygulanması ve kullanımının artması için gerekli tedbirler alınmalıdır. Üreticilerimiz bu konularda bilgilendirilmelidir. Ayrıca teknik olarak desteklenmelidir."

 

-2015 yılı afetlerinden zarar gören veya göreceklerin borçları

bir yıl ertelendi-

 

Talepleri üzerine, 2015 yılındaki doğal afetlerden en az yüzde 30 zarar gören veya görecek çiftçilerin düşük faizli kredi borçlarının bir yıl süreyle ertelendiği bilgisini de veren Bayraktar, şunları kaydetti:

"Bilindiği üzere 2015 yılı başından buyana sel, aşırı yağış, dolu, don, fırtına gibi afetler zaman zaman gerçekleşti. Üreticilerimizin zarar görmesine neden oldu. Birliğimizce çiftçilerimizin yaşadığı afetler düzenli takip edildi. Afetlerin zararının azaltılması bakımından ilgili kurumlardan taleplerde bulunduk. Bu taleplerden biri de üreticilerimizin kullanmış oldukları kredi borçlarının afet sonrası ödenememesi nedeniyle ertelenmesi olmuştur. Bu konuda yapılan girişimler sonucu çiftçilerin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri'ne olan düşük faizli kredi borçlarının ertelenmesine yönelik Bakanlar Kurulu Kararı, bugün Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Bakanlar Kurulu Kararına göre 1 Ocak 2015-31 Aralık 2015 tarihleri arasında, yangın, aşırı sıcak zararı, samyeli, çığ, heyelan, taban suyu yükselmesi, sel-su baskını, fırtına, aşırı yağış, aşırı kar yağışı, dolu, don, kuraklık, yıldırım düşmesi ve hortum afetlerine maruz kalan ve bu afetler nedeniyle ekilişleri, ürünleri, hayvan varlıkları, tesisleri ve seraları en az yüzde 30 zarar gören veya görecek ve bu durumları hasar tespit komisyonlarınca tespit edilen Çiftçi Kayıt Sistemine kayıtlı gerçek ve tüzel kişi üreticilerin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan düşük faizli kredi borçları yüzde 3 faiz ile 1 yıl ertelenecek.

Ertelemeden faydalanmak isteyen kredi vadesi dolmuş ve 90 günü geçmemiş ve 90 günü geçen üreticilerin hasar tespit komisyon kararı tarihinden itibaren 1 ay içinde, vadesi henüz gelmemiş ancak bir yıl içinde dolacak olan üreticilerin vade tarihinden itibaren 1 ay içinde borçlu oldukları Ziraat Bankası veya Tarım Kredi Kooperatifleri'ne yazılı olarak başvurmaları gerekiyor.

Bu ertelemeden tarımsal amaçlı kooperatifler ve Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM) işletmeleri de yararlanacak."

9 Nisan 2015 Perşembe

Yağışlar mısırda ekimi zorlaştırıyor...

Detay:


​-Yağışlar mısırda ekimi zorlaştırıyor...

-TZOB Genel Başkanı Bayraktar: "Devam eden yağışlar nedeniyle üreticilerimiz ekim yapmakta zorlanmaktadır"

-"Şubat ve Mart aylarında Akdeniz Bölgesi'nde ekim yapamayan üreticilerimiz, yağışların devam etmesi durumunda yer fıstığı veya soya fasulyesi ekilişine yöneleceklerini ifade ediyorlar"

-"Mısırda adeta bir üretim patlaması yaşıyoruz. 2005 yılından bu yana mısır ekim alanları yüzde 9,8, verimle birlikte üretim yüzde 41,6 arttı"

-"Üretim artışı mısırın hububat üretimindeki payını yüzde 18,2'ye çıkardı"

 

Ankara – 06.04.2015 - Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, devam eden yağışlar nedeniyle üreticilerin ekim yapmakta zorlandığını bildirerek, "Şubat ve Mart aylarında Akdeniz Bölgesi'nde ekim yapamayan üreticilerimiz, yağışların devam etmesi durumunda yer fıstığı veya soya fasulyesi ekilişine yöneleceklerini ifade ediyorlar" dedi.

Bayraktar, yaptığı açıklamada, Türkiye'de toplam 117 milyon dekar alanda hububat üretimi yapıldığını, toplam hububat alanının yüzde 5,6'sının mısır üretimi için ayrıldığını belirtti. Mısırın başta Akdeniz Bölgesi olmak üzere tüm bölgelerde yetiştirildiği bilgisini veren Bayraktar, Akdeniz Bölgesi'nin toplam üretimden yüzde 34 oranında pay aldığını, bu bölgeyi yüzde 27,6 oranla Güneydoğu Anadolu, yüzde 14 oranla Ege Bölgesi, yüzde 10,5 oranla Marmara Bölgesi'nin izlediğini vurguladı.

 

-Akdeniz, Güneydoğu ve Ege'de mısır üretimi arttı-

 

Son yıllarda ikinci ürün yetiştiriciliğinin yaygınlaşmasıyla birlikte Akdeniz, Güneydoğu Anadolu ve Ege bölgelerinde mısır üretiminin de arttığını belirten Bayraktar, şunları kaydetti:

"Özellikle Güneydoğu Anadolu Projesi'nin (GAP) sulanabilir tarım alanlarının sulamaya açılmasıyla birlikte Güneydoğu Anadolu Bölgesi mısır üretiminde büyük bir potansiyele ulaşmıştır. Verim artışı, destekleme ödemesi ve pamuk üretiminden vazgeçen üreticilerin mısıra yönelmesi gibi nedenler de mısır üretiminin artmasında etkili oldu.

Üretim artışı mısırın hububat üretimindeki payını yüzde 18,2'ye çıkardı. 2014 yılında kuraklığın etkisiyle arpa üretimindeki düşüş nedeniyle mısır üretimi arpa üretimine yaklaştı. 2014 yılında 19 milyon ton buğday, 6,3 milyon ton arpa üretilirken, mısırda üretim 5 milyon 950 bin tona yükseldi.

Ülkemizde mısır ekim alanları ve üretimi yıldan yıla arttı. 2005 yılından bu yana mısır ekim alanları yüzde 9,8, verimle birlikte mısır üretimi yüzde 41,6 arttı.  2014 yılında Türkiye ortalama mısır verimi en yüksek düzeye ulaşarak dekarda 903 kilogram olarak gerçekleşti."

 

-Mısır ekimleri Şubat-Mayıs döneminde-

 

Mısırda ekimlerinin başladığını, ekimlerin ilk olarak Akdeniz bölgesinde Şubat ayı ile birlikte başladığını, Mart ayında yoğunlaştığını bildiren Bayraktar, "diğer bölgelerde Mart'ta ekim başlıyor. Nisan'da ekimler artıyor. Karadeniz Bölgesi'nde Mayıs ayında da ekimler devam ediyor" dedi.

 

-Hasat Temmuz-Ocak döneminde-

 

Türkiye'de birinci ürün mısır hasadının Temmuz ayında başladığı, ikinci ürün mısırla Ocak ayına kadar devam ettiği bilgisini veren Bayraktar, şunları kaydetti:

"Bu yıl ekim döneminin başladığı Şubat ayından bu yana yağışlar normallerin üzerinde gerçekleşti. Ekim döneminin başladığı Akdeniz Bölgesinde mısır ekilişlerinin gecikmesi verim ve kaliteye olumsuz etki yapmaktadır. Devam eden yağışlar nedeniyle bazı üreticilerimiz ekim yapmakta zorlanmaktadır. Bazı üreticilerimiz ekim yapamamıştır. Şubat ve Mart aylarında Akdeniz Bölgesinde ekim yapamayan üreticilerimiz, yağışların devam etmesi durumunda yer fıstığı veya soya fasulyesi ekilişine yöneleceklerini ifade ediyorlar. Diğer bölgelerde mısır ekilişleri başlamış olup, yağışların durduğu, arazinin uygun olduğu günlerde ekim devam etmektedir."

 

-Kaliteli ve bol ürün alabilmek için-

 

Mısırda kaliteli ve bol ürün alabilmek için üretimin başlangıç aşaması olan toprak işleme ve tarla hazırlığının önemli olduğunu, bunun yanı sıra ekim, bakım gibi kültürel işlemlerin tekniğine uygun yapılması gerektiğine dikkati çeken Bayraktar, "Üreticiler, ekimi uygun bir toprak işleme sonucu ve uygun tavda yapabilir. Toprak işlemeyle iyi bir tohum yatağı hazırlanmış, yabancı ot kontrolü sağlanmış olmalıdır" dedi.

 

-En önemli masraf tutarı gübre ve sulama-

 

Mısır üretim aşamalarında yapılan masraflar içinde en önemli tutarı gübreleme ve sulama masraflarının oluşturduğunu belirten Bayraktar, şunları kaydetti:

"Mısır fazla gübre tüketir. Bu durum gübre masrafını artırır. Mısırda sulamayı zorunlu tutan 4 dönem vardır. Bunlar; fide dönemi, tepe püskülü öncesi, koçan püskülü çıkarma ve son olarak da tane dolum (koçan dolum) dönemleridir. Bu dönemlerde mısırın su ihtiyacı yağmurla karşılanmıyorsa mutlak suretle sulama yapılmalıdır.

Mısır maliyeti içinde toplam masrafların yüzde 19'unu gübre ve gübre işçiliği, yüzde 12'sini ise sulama ve sulama işçiliği masrafı oluşturmaktadır. Bu nedenle üreticilerimize ödenen gübre desteğinin önemi büyüktür. 2015 yılı gübre desteği başta olmak üzere tüm destekleme miktarlarının bir an önce açıklanması önem arz etmektedir. Sulama maliyetlerinin düşürülmesi için basınçlı sulama sistemlerinin kurulumu desteklenmeli, sulama ücretlerinin düşürülmesine yönelik tedbirler alınmalıdır.

Mısır ekim alanlarının artırılması için önemli bir potansiyel olan Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde sulanan alan miktarı artırılmalıdır."

7 Nisan 2015 Salı

Onbinlerce çiftçi eğitim için başvurdu…

Detay:


​-Onbinlerce çiftçi eğitim için başvurdu…

-TZOB Genel Başkanı Bayraktar:  "Bakanlıklar, kurum ve kuruluşlarla yaptığımız işbirliğiyle düzenlediğimiz kadın çiftçi, genç çiftçi, sürü yönetimi elemanı, güvenli traktör gibi eğitimlerimize çiftçilerimiz büyük ilgi gösteriyor"

-"Genç çiftçilerimiz için bu yıl 37 ilde düzenleyeceğimiz eğitimlere 10 bin 10 çiftçimiz katılacak"

-"66 ilde yapılacak sürü yönetimi elemanı benim eğitimine 12 bin 775 çiftçimiz başvurdu"

-"Bu yıl eğitimlere tüm hızıyla devam edeceğiz. 81 ilde eğitim vermeyi hedefliyoruz"

-"Çiftçilerimizin eğitimlerini her şeyin üzerinde tutuyoruz. Eğitim, tarımda verimliliği artıran en başta gelen unsur"

 

Ankara – 05.04.2015 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, bakanlıklar, kurum ve kuruluşlarla yaptıkları işbirliğiyle 2013-2014 yıllarında düzenledikleri kadın çiftçi, genç çiftçi, sürü yönetimi elemanı benim, güvenli traktör gibi eğitimlere çiftçilerin büyük ilgi gösterdiğini, Ziraat Odaları personeline yönelik sosyal güvenlik, tarım danışmanları, otomasyon gibi eğitimlere de katılımın yüksek olduğunu bildirdi.

Bayraktar, "bu yıl eğitimlere tüm hızıyla devam edeceğiz. 81 ilde eğitim vermeyi hedefliyoruz. Çiftçilerimizin eğitimlerini her şeyin üzerinde tutuyoruz. Eğitim, tarımda verimliliği artıran en başta gelen unsur" dedi.

Şemsi Bayraktar, yaptığı açıklamada, tarımsal eğitim çalışmalarının, teknik elemanların eğitimi ve çiftçilere yönelik tarımsal mesleki eğitim olarak iki boyutu bulunduğunu vurgulayan Bayraktar, her iki eğitimin de hedef kitle olan çiftçilerde davranış değişiklikleri oluşturarak onlara pratik beceriler kazandırmayı amaçladığına dikkati çekti.

Ziraat Odalarının, Avrupa Birliği standartlarında örnek işletme oluşturulmasına, tarımsal ürün çeşitliliğinin artırılmasına, işletmelerin kapasitelerinin, insan kaynaklarının ve istihdamın, girişimciliğe yönelik yaklaşımların, tarımsal üretim tekniklerinin, yerel ürünlerin pazarlanmasının geliştirilmesine önem verdiğini belirten Bayraktar, şunları kaydetti:

"Gelir getirici faaliyetlerin çeşitlendirilmesi, ürünlerin kalitesinin artırılması, çevre dostu uygulamaların ve teknolojilerin tanıtılması gibi yararlar sağlanarak çiftçilerimizin ekonomik aktiviteleri ve yaşam kalitelerinin artırılmasında eğitim çalışmalarının öneminin idraki içindeyiz. Çiftçilerimizin eğitimlerini her şeyin üzerinde tutuyoruz. Eğitim, tarımda verimliliği artıran en başta gelen unsur. Bundan dolayı, Ziraat Odalarımızdaki teknik elemanların eğitimini de çok önemsiyoruz.

Türkiye Ziraat Odaları Birliği, bu amaçla Gıda, Tarım ve Hayvancılık, Aile ve Sosyal Politikalar, Milli Eğitim bakanlıkları, Sosyal Güvenlik Kurumu ve Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) gibi kurumlarla işbirliği yapmaktadır. Çiftçilerimizin özellikle de kırsal kesimde çalışan kadınlarımızın sorunlarına sahip çıkmak ve kadın çiftçilerimizin örgütlenmelerini sağlayabilmek amacıyla, tüm Türkiye'de faaliyetlerini sürdüren Odalarımız aracılığıyla, tarımın değişik konularında eğitimler vermekteyiz."

 

-Kadın çiftçi eğitimi-

 

Bayraktar, 14 Mayıs 2012 tarihinde Türkiye Ziraat Odaları Birliği, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı arasında imzalanan protokol çerçevesinde, 2013 yılında 195, 2014'de 102 uzman kişiye kadın çiftçi eğitici eğitimi verildiğini, 2013'de İzmir'de 104, Kayseri'de 105, Diyarbakır'da 102, Sakarya'da 322 ve Gaziantep'te 138 olmak üzere 5 pilot ilde 771 kadın çiftçinin eğitim aldığını bildirdi. 2015 Mart ayı itibarıyla 17 ilde 1776 kadın çiftçiye eğitim verildiğini hatırlatan Şemsi Bayraktar, "İklim Değişikliği ve Kadın", "Kooperatifçilik ve Kadın", "Girişimcilik, Liderlik ve Kadın", "Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadın Hakları", "Sosyal Güvenlik" temel konularının yanı sıra tarımla ilgili talep edilen konularda yapılan eğitim programlarının ardından düzenlenen törenlerle kadın çiftçilere sertifikalarının dağıtıldığını belirtti. TZOB Genel Başkanı Bayraktar, 2015 Mart ayı itibarıyla eğitim alan uzman sayısının 297'ye, eğitim alan kadın çiftçi sayısının ise 2 bin 547'ye ulaştığını bildirdi.

 

-Genç çiftçi ve sürü yönetim elemanı benim eğitimleri-

 

2013 yılında Türkiye Ziraat Odaları Birliği'nin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü arasında Aktif İşgücü Piyasası Programları İşbirliği Protokolü kapsamında "Tarımsal Nüfus Gençleşiyor" ve "Sürü Yönetim Elemanı Benim" projelerinin hazırlandığı bilgisine veren Bayraktar, şunları kaydetti:

"Bu projeler kapsamında pilot olarak belirlenen Sakarya'nın Akyazı, Çanakkale'nin Bayramiç ilçeleri ile Adana, Şanlıurfa, Kastamonu, Aydın, Ordu illerinde 140 genç çiftçi, yine pilot uygulama için belirlenen Ankara, Kırşehir, Iğdır, Sivas illerinde de Sürü Yönetim Elemanı Benim Projesi kapsamında da 92 çiftçinin eğitimi sağlandı. 2014 yılında İŞKUR verilerine göre, Tarımsal Nüfus Gençleşiyor projesi kapsamında 30 ilde 3 bin 294 genç çiftçiye eğitim verilmiştir. Eğitimlere katılan 3 bin 294 genç çiftçinin, 2 bin 145'ini genç kadınlar, 1149'unu da genç erkekler oluşturmaktadır. Sürü Yönetim Elemanı Benim projesi kapsamında 2014 yılında 59 ilde 7 bin 165 kişiye eğitim verildi. Eğitimlere katılan 7 bin 165 kişinin, 547'sini kadınlar, 6 bin 618'ini erkekler oluşturdu.

2015 yılının ilk 3 ayında, Tarımsal Nüfus Gençleşiyor projesi kapsamında eğitimlere 1218 genç çiftçi, Sürü Yönetim Elemanı Benim projesi kapsamında ise 4065 kişi katılmıştır. 2013-2014 ve 2015 yılının ilk üç ayında, 4 bin 652 genç çiftçi eğitim aldı. Aynı dönemde sürü yönetimi elemanı benim eğitimine de 11 bin 322 kişi katıldı. Söz konusu eğitimlere katılanlara, İŞKUR, günlük belirlenen miktarda zaruri gider ödemesi yaptı ve çiftçilerimizin sigorta primlerini de yatırdı. Bakanlar Kurulu, "Sürü Yönetimi Elemanı" sertifikasına sahip olan, sürü yönetimi elemanlarını çalıştıran 500 baş ve üzeri küçükbaş hayvan sayısına sahip işletmelere 5 bin lira Sürü Yöneticisi istihdamı desteği verilmesine ve 2015 yılı bütçesine konulmasına karar verdi. Karar, 12 Nisan 2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlandı."

 

-Tarımın değişik konularında çiftçi eğitimleri-

 

Türkiye Ziraat Odaları Birliği ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü (TAGEM) işbirliğinde, 2011 yılından bugüne 143 çiftçiye tarımın değişik konularında eğitim sağlandığını bildiren Bayraktar, şu bilgileri verdi:

"Birliğimiz uzmanı tarafından 2013 yılında 36, 2014 yılında 70, toplamda 106 kişiye ceviz budama eğitimleri verildi.

Ayrıca Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve Zirai Mücadele İlaçları Üreticileri Derneği ile yaptığımız işbirliğiyle Zirai Mücadele İlaçlarının Güvenli ve Sürdürebilir Kullanımı projesi kapsamında tarım danışmanı, uzman ve çiftçi olmak üzere toplamda 125 kişinin eğitim almasını sağladık.

Birliğimiz ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı arasında 2012 yılında imzalanan protokol ile danışmanlık yetki belgesi olan tarım danışmanlarının eğitimi çerçevesinde, 64 tarım danışmanına Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'na ait Adana, Aydın, Ankara'daki eğitim tesislerinde, İletişim Teknikleri ve Tarımsal Metodoloji konusunda 12 gün süreli eğitim verildi. Yine bu kapsamda 2014 yılında Ankara Uluslararası Eğitim Merkezi'nde 17 tarım danışmanına proje hazırlama ve proje döngü yönetimi eğitimi sağlandı.

Yine 2013 yılında Konya Altınekin'de 600 ve Manisa Saruhanlı'da 250 olmak üzere toplam 850, 2014 yılında Adana Ceyhan'da 400, Samsun Bafra'da 550, Balıkesir Gönen'de 500 olmak üzere toplam 1450 çiftçimize, 2015'de Antalya Serik'te 500, Ankara Polatlı'da 1000 olmak üzere toplam 1500 çiftçimize, toplamda 3 bin 800 çiftçimize  güvenli traktör eğitimi verildi.

2013 yılında 14 ilde bulunan 161 Ziraat Odası personelinin, sosyal güvenlik ile ilgili iş ve işlemler konusunda eğitim alması sağlandı. 2014 yılında Ziraat Odası Başkan, Yönetim Kurulu, personel ve çiftçilere yönelik eğitimde, 8 ilde toplam 1549 kişi eğitim aldı.

Yine 2013 yılında 435, 2014 yılında 476 Ziraat Odası başkanına mevzuata yönelik eğitimler verilmişti.

 2014 yılında 874 Ziraat Odası personeline, otomasyon eğitimi, sosyal güvenlik eğitimi, mevzuata yönelik aidat çalışmaları hakkında eğitim verilmiştir.

2015 yılı Nisan ayında başlayıp Mayıs sonuna kadar devam edecek olan otomasyon eğitimleri, 29 ilde gerçekleşecek ve çevre iller de dahil edilecek. Mayıs ayında eğitimler tamamlanınca yerinde eğitim talebinde bulunan Ziraat Odalarına eğitimler devam edecek."

 

 -2015 hedefi 81 ilde eğitim-

 

Çiftçilerin büyük ilgisi nedeniyle eğitimleri 2015 yılında 81 ile yaymayı kendilerine hedef koyduklarını belirten Bayraktar, "taleplere bakarak planlamamızı yapıyoruz. Bu bağlamda 15-40 yaş arasındaki genç çiftçilerimize yönelik eğitimlerimize devam edeceğiz. Genç çiftçilerimiz için bu yıl 37 ilde düzenleyeceğimiz eğitimlere 10 bin 10 çiftçimiz katılacak. 66 ilde yapılacak sürü yönetimi elemanı benim eğitimine 12 bin 775 çiftçimiz başvurdu" dedi.

2 Nisan 2015 Perşembe

Doğal afetler tarımda büyümeyi vurdu…

Detay:


​-Doğal afetler tarımda büyümeyi vurdu…

-Tarım 2014'de yüzde 1,9 küçüldü

-TZOB Genel Başkanı Bayraktar: "Başta don ve kuraklık olmak üzere 2014 yılını doğal

afetlerle geçiren tarım, 2014 yılını yüzde 1,9 reel küçülmeyle tamamladı"

-"Cari fiyatlarla 2012 yılında 111,7 milyar lira, 2013 yılında 115,7 milyar lira olan tarımsal hasıla, 2014 yılında 125 milyar liraya yükseldi"

-"Tarım sektörünün, sabit fiyatlarla toplam hasıla içinde 2013 yılında yüzde 9,2 olan payı, 2014'te yüzde 8,8'e, cari fiyatlarla 2013'te yüzde 7,4 olan payı, 2014'te yüzde 7,1'e indi"

-"Tarımda şubat ayı ihracatı da yüzde 5,9 azalmayla 1,37 milyar dolara indi"

-"Geçen yıl yaşanan doğal afetlerden dolayı çiftçimizin başı dertten kurtulmadı. Bu yıl yağışlar çok iyi gidiyor. Önümüzdeki süreçte çok büyük olumsuzluklar olmazsa üretim artışı yaşayacağız"

 

Ankara – 31.03.2015 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, doğal afetlerin tarımda büyümeyi vurduğunu bildirerek, "tarım 2014'te yüzde 1,9 küçüldü. Başta don ve kuraklık olmak üzere 2014 yılını doğal afetlerle geçiren tarım, 2014 yılını yüzde 1,9 reel küçülmeyle tamamladı" dedi.

Bayraktar, cari fiyatlarla 2012 yılında 111,7 milyar lira, 2013 yılında 115,7 milyar lira olan tarımsal hasılanın, 2014 yılında 125 milyar liraya yükseldiğini vurguladı.

Şemsi Bayraktar, yaptığı açıklamada, reel rakamlarla, 2014 yılının ilk çeyreğinde (Ocak-Şubat-Mart) yüzde 4,9, ikinci çeyreğinde (Nisan-Mayıs-Haziran) yüzde 2,3, üçüncü çeyreğinde (Temmuz-Ağustos-Eylül) yüzde 1,9 büyüyen Türkiye ekonomisinin, yılın son çeyreğinde (Ekim-Kasım-Aralık) yüzde 2,6, yılın tamamında ise yüzde 2,9 büyüdüğünü belirtti. 2013 yılının ilk çeyreğinde yüzde 3,5 büyüyen, ikinci çeyreğinde yüzde 2,6, üçüncü çeyreğinde yüzde 4,9 küçülen tarım, ormancılık ve balıkçılığın, son çeyrekte yüzde 1,4 büyüdüğünü bildiren Bayraktar, yılın tamamında ise tarımın yüzde 1,9 küçülme yaşadığını vurguladı.

Bayraktar, şunları kaydetti:

"Son çeyrekteki büyüme, tarımda küçülmenin daha da fazla olmasını önledi. 2014 yılı çiftçimiz açısından hiç de iyi geçmedi. 2013 Ekim ayından itibaren görülen kuraklıktan, 2014 yılı Mart ayı sonu, Nisan ayı başında yaşanan dondan, buğday, arpa, çavdar, yulaf gibi tahıllar, fındık, kayısı, ceviz, elma başta hemen tüm meyve türleri çok olumsuz etkilendi. Yaşanan tabii afetlerin etkisiyle 2014 yılında, 2013 yılına göre tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerde yüzde 6,6, meyvelerde yüzde 6,2 üretim azalması oldu. Buğday üretimi 22 milyon 50 bin tondan 19 milyon tona, arpa üretimi 7,9 milyon tondan 6,3 milyon tona indi. Kayısı üretimi yüzde 65 azaldı. Bunun milli gelir rakamlarına yansımaması mümkün değildi. Geçen yıl yaşanan doğal afetlerden dolayı çiftçimizin başı dertten kurtulmadı. Bu yıl yağışlar çok iyi gidiyor. Önümüzdeki süreçte çok büyük olumsuzluklar olmazsa üretim artışı yaşayacağız.

Tarım en son 2007 yılında yüzde 6,7 oranında küçülmüştü.

Tarım, ormancılık ve balıkçılığın 2012 yılında 111 milyar 682 milyon 488 bin lira, 2013 yılında 115 milyar 658 milyon 178 bin lira olan cari fiyatlarla hasılası 2014 yılında 125 milyar 18 milyon 135 bin liraya çıktı. Tarım sektörünün, 2014 yılının ilk çeyreğinde 14 milyar 927 milyon 189 bin, ikinci çeyreğinde 25 milyar 336 milyon 747 bin, üçüncü çeyreğinde 55 milyar 193 milyon 939 bin lira olan hasılası, dördüncü çeyrekte 29 milyar 560 milyon 260 bin lira olarak gerçekleşti. Türkiye'nin cari fiyatlarla, 2012 yılında 1 trilyon 416 milyar 798 milyon 490 bin lira olan GSYH'sı 1 trilyon 561 milyar 510 milyon 15 bin liraya çıktı."

 

-Tarımın payı sabit fiyatlarla fazla-

 

Tarım sektörünün, yüzde 7,9 olan cari fiyatlarla 2012 yılında toplam GSYH içindeki payının 2013 yılında yüzde 7,4'e, 2014 yılında yüzde 7,1 indiğini belirten Bayraktar, "sabit fiyatlarla tarım, 2012 yılında yüzde 9,3 pay alıyordu. Bu rakam, 2013 yılında yüzde 9,2'ye, 2014 yılında yüzde 8,8'e indi. Sabit rakamlar, 1998 yılı fiyatlarını baz alıyor. Bu durum tarımda milli gelire baz alınan fiyatların, 1998-2013 döneminde diğer sektörlerdeki fiyat artışlarının arkasında kaldığını gösteriyor. Bundan dolayı, sektörün toplam GSYH içindeki payı reelde yüzde 8,8 iken, cari fiyatlarda yüzde 7,1 oluyor" dedi. 

 

-Şubat ayında tarım ve gıda ihracatı yüzde 5,9 azaldı-

 

Bayraktar, tarım ve gıdada 2015 Şubat ayı ihracatının, 2014 yılı Şubat ayına göre yüzde 5,9 azaldığını ve 85 milyon 747 bin dolar azalışla 1 milyar 457 milyon 887 bin dolardan 1 milyar 372 milyon 140 bin dolara gerilediğini, buna karşın Şubat ayında ithalatın ise yüzde 17,5 artışla 841 milyon 854 bin dolardan 147 milyon 452 bin dolar artışla 988 milyon 854 bin dolara yükseldiğini bildirdi.

Şemsi Bayraktar, ithalat artışına hububat, yağlı tohumlar, hayvansal ve bitkisel katı ve sıvı yağlar ile sebzeler etki ederken, ihracat azalışına etki eden kalemlerin ise süt ve süt ürünleri, yumurtalar, sebze ve meyveler, şeker ve şeker mamulleri, hububat, un ve pastacılık ürünleri olduğunu belirtti.

Bayraktar, tarımda ve gıdada 2014 yılı Şubat ayında 616 milyon 485 bin dolar olan dış ticaret fazlasının, 2015 yılı Şubat ayında yüzde 37,8 azalmayla, 383 milyon 286 bin dolara indiğini dikkati çekti.