24 Nisan 2017 Pazartesi

Bozkır’da Ayılar, Arı Kovanlarını dağıttı.

Detay:

Konya'nın Bozkır ilçesinde Arıcılara ait Arı kovanlarına Ayılar saldırdı.

Konya'nın Bozkır ilçesinde Arslantaş Mahallesi yaylasında Arıcılık yapan Mustafa Çelmeli'ye ait Arılıkta ki kovanlar bir hafta içinde iki kez Ayı saldırısına uğradı.

Ayıların yapmış olduğu saldırı hakkında açıklamalarda bulunan Çelmeli "Mahallemize ait yaylada kışlattığım arılığıma bir hafta içinde iki kez Ayı saldırısı oldu.

İlk saldırıda bir iki kovanla ucuz atlatmışken ilk olayın şokunu atlatamadan ikinci saldırıyla beraber toplamda 8 kovanımı daha yağmaladılar. Bir hafta içinde yaşadığım yağma sonrasında tahminen 2.500 TL ile 3.000 TL arasında maddi zararım var.

Arılar bu sene dağda gıdasını alamadığından olsa gerek arıcı komşularımızdan birinin arılığına da saldırmışlar. Allah'tan Kovanların yüksekte olmasından kovanın içini dağıtamamışlar sadece kovan kapaklarını açabilmişler" dedi.






20 Nisan 2017 Perşembe

Başkan Köse Taziye Mesajı yayınladı.

Detay:

Bozkır Ziraat Odası Başkanı Ali Köse, vefat eden ilçemiz öğretmenlerinden Hayati Şenel'in vefatı dolayısıyla mesaj yayınladı. 

Başkan Köse yayınlamış oluğu mesajında; "Bozkırımızın sevilen öğretmenlerinden Eniştemiz, 
kardeşimiz 
Hayati ŞENEL'in cenasine katılan ziyaretimize gelen 
Başta Bozkır Kaymakamı Emre ÖZTÜRK'e, 
Bozkır Belediye Başkanımız İbrahim GÜN'e, 
Seydişehir Eski Belediye Başkanı Abdulkadir ÇAT beye, 
Konya İlçelerinden gelen Ziraat Odası Başkanlarımıza, 
Sivil Toplum Örgütü Başkanlarına, 
Mahalle Muhtarlarımıza, 
Kamu kurum camiası öğretmen, Milli eğitim ve öğrenci kardeşlerime, 
Uzaktan Yakından gerek telefonda arayan Bozkır halkımızdan herkese, 
akraba, arkadaş ve dostlarımıza Hayati ŞENEL ve Ailesi adına kayın biraderi olarak olarak teşekkür ederim." dedi.

10 Nisan 2017 Pazartesi

Pekmezin de En Doğalı Torku'dan

Detay:

Gıda sektörünün öncü kuruluşu Konya Şeker, Torku markasıyla tüketiciye sunduğu ürün portföyünü genişletmeye devam ediyor. Bölgede üretilen ürünlerin değerini arttırmak ve üretim hacmini genişletmek amacıyla tarımsal ürünleri işleyecek tesisleri peyderpey üreticiye kazandıran Konya Şeker bu çerçevede gerçekleştirdiği ve bölgedeki meyveciliği geliştirmek ve desteklemek gayesiyle  Torosların merkezine inşa ettiği Torku Meyve Suyu, Sirke ve Pekmez Üretim Tesisi'nde pekmez üretimine de başladı. Torku markası ile piyasaya arz ettiği ve 3 senedir Geleneksel Ürünler Üretim Tesisinde üretimini gerçekleştirdiği pekmez üretimini bundan böyle Meyve Suyu, Sirke ve Pekmez Üretim Tesisleri'nde gerçekleştirecek olan Konya Şeker üretim hacmini de genişletecek.

 
TORKU, PEKMEZİN DE EN DOĞALINI ÜRETİYOR

Besin değeri oldukça yüksek olan pekmez, sindirim sisteminde parçalanmaya gerek kalmadan kolayca kana karışıyor, vücuda enerji veriyor ve iştah açıyor. Konya'nın Hadim, Taşkent, Bozkır ve Güneysınır gibi ilçelerinde oldukça yaygın bir şekilde üretilen ve özellikle de Aladağ'ın üzümlerinden yapılmış pekmez, yüzyıllardır Anadolu insanı için vazgeçilmez özgün bir lezzet olarak ilgi görüyor.  
Aladağ Bölgesinin meşhur üzümünden elde edilen pekmez, Türkiye'de güvenilir ve doğal gıdanın simgesi haline gelen Torku Markası ile tüketiciyle buluştu. Torosların tam merkezine inşa edilen Torku Meyve Suyu, Sirke ve Pekmez Üretim Tesisi'nde daha önce sirke ve yüzde yüz sıkma, konsantre edilmemiş (NFC) üzüm ve elma suyu üretimine başlanmıştı.
Torku Meyve Suyu, Sirke ve Pekmez Üretim Tesisleri'nde pekmez üretimi de üzüm ve elma suyu gibi yüzde yüz doğal gerçekleştiriliyor.  Kuru ve yaş üzümler, 5 zamanlı pastörize tünel sistemi ile ısıtılıyor ve aynı şekilde soğutularak pekmeze dönüşüyor. Pekmeze hiçbir şekilde katkı maddesi eklenmiyor, pastörize süreci de doğal bir şekilde tamamlanıyor.
2016 hasat sezonunda üretime başlayan tesis, hem bölgeye doğrudan istihdam imkânı sunuyor hem de bölge çiftçisinin ürettiği elma, üzüm gibi ürünlerin değerini artırıyor ve bu ürünlerin çiftçi lehine fiyat regülasyonuna da hizmet ediyor.

 
KONYA ŞEKER İLE ÇİFTÇİNİN ÜRÜNÜ DEĞERLENDİ

Çiftçinin daha çok üretmesini ve ürettiğinden daha çok kazanmasını hedefleyen Konya Şeker, bu kapsamda gıda sanayine yönelik yatırımlarını aralıksız sürdürüyor. İç Anadolu Bölgesinde üretilen üzüm, elma gibi meyveleri değerlendirmek, bölgenin meyve üretim potansiyelini harekete geçirip bölge çiftçisinin gelirini artırmak için Toroslar'ın merkezine kurulan Torku Meyve Suyu, Sirke ve Pekmez Üretim Tesisi, 2016 yılında faaliyete geçmişti. Tesis, 106 bin metrekarelik açık ve 20 bin metrekarelik kapalı alana inşa edildi. Entegre Tesis mantığı ile dizayn edilen Tesis, kurulduğu bölgenin yanı sıra Konya'nın dört bir tarafında meyvecilikteki gelişime paralel bir şekilde üretim kapasitesini ve ürün işleme çeşitliliğini arttıracak şekilde projelendirildi.

 
TORKU, TÜRKİYE'NİN EN HIZLI BÜYÜYEN MARKASI

Torku Meyve Suyu, Sirke ve Pekmez Üretim Tesisi, Bozkır'ın yanı sıra Hadim, Taşkent, Yalıhüyük, Ahırlı, Beyşehir, Karaman, Başyayla, Sarıveliler, Ermenek ve Güneyyurt ile bu bölgedeki kasaba, köy ve mahallelerde üretilen üzüm, elma gibi ürünleri işliyor.
 
Tesis'te üzüm ve elma suyundan sonra pekmez üretimine de başlanması üzerine kısa bir değerlendirme yapan AK Parti Karaman Milletvekili, TBMM Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu ve PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk, "Konya Şeker'in Türkiye'ye armağan ettiği Torku, gıda sektörünün en genç ancak en hızlı büyüyen markasıdır. Torku büyümeye, insanımıza sağlıklı ve güvenilir ürünler sunmaya devam ederken, yemek kültürümüzün vazgeçilmezi olan geleneksel tatlarımız ile ürünlerimize de pazarlarda yer açıyor, tüketicinin bu tatlara güvenilir ve kolay erişimi için gayret gösteriyor.
Biz yaptığımız bu ve bunun gibi ürünleri üreterek hem üreticiye hem tüketiciye olumlu yansıyan bir iş yapıyoruz. Geleneksel ürünler üretimiyle hem üreticinin ürününü değerlendiriyor hem geleneksel ürünlerin iç pazar payını genişletiyor hem de ülkemizin binlerce yıllık birikiminin eseri olan tat ve lezzetlerini dünya pazarlarına tanıtıyor, dış pazarları bu ürünlere açmaya gayret ediyoruz" şeklinde konuştu.

ÜRETİCİ, TORKU İLE DÜNYAYA AÇILACAK

Torku Meyve Suyu, Sirke ve Pekmez Üretim Tesisi'nin,  bölge çiftçisinin üretimiyle daha da büyüyeceğini dile getiren Recep Konuk, "Bölgemizin, başta elma ve üzüm olmak üzere birçok meyvede çok ciddi bir ihracat kapasitesinin olduğuna inanıyoruz. Biz bu yatırımla ilk adımı attık. O adım, özellikle ihracat pazarlarından Konyalı, Karamanlı kısaca bölge ve ülke çiftçisinin önce pay alması, daha sonra da aldığı payı arttırması için atılan ilk adımdır ve inşallah o payı bölge üreticisi, Torku'nun bayraktarlığında kısa sürede almaya başlayacaktır" dedi.

TORKU ÜRÜNLERİ KATKISIZ VE BİRİNCİ SINIF

Torku Meyve Suyu, Sirke ve Pekmez Üretim Tesisi'nde, bölgenin üzüm ve elmaları işlenerek NFC (Konsantre Edilmemiş) meyve suyu, sirke ve pekmez üretimi gerçekleştiriliyor. Tesis, yine bölgede yetişen mor havuç ve benzeri ürünleri de işlemeye uygun olarak dizayn edildi. Tesiste üretilecek mamul ürünler katkısız ve 1. sınıf ürün olarak pazara arz ediliyor. Torku'nun doğal ve sağlıklı ürün yaklaşımına uygun üretim yapan, kalite ve hijyen standartlarından taviz vermeyecek şekilde projelendirilen Tesiste; bölgede toplanan elma ve üzümler durumuna göre sirke, pekmez ve meyve suyu üretimine alınıyor.
9 Nisan 2017 Pazar

Çiftçilere sigortanın önemi anlatılıyor

Detay:

-TZOB Genel Başkanı Bayraktar:

-"TARSİM ile Ankara'da başlattığımız bilgilendirme ve eğitim toplantılarımızı, bu yıl Adana, Samsun, Malatya, İzmir ve İstanbul olmak üzere 5 ilde sürdüreceğiz. Tarımda sigorta bilincini tüm çiftçilerimize aşılamak için bu eğitim çalışmalarını yaygınlaştıracağız"

-"Yapacağımız eğitim toplantıları ile daha fazla üreticiye ulaşmak, tarım sigortalarının daha fazla yaygınlaşmasını sağlamak istiyoruz"

-"Tarımsal üretimde sürdürülebilirliğin sağlanması için üretici zararının karşılanması veya en aza indirilmesi bir zorunluluk. Bu da sigorta yoluyla sağlanır"

-"Çiftçimizin doğal afetlere karşı tek çaresi tarım sigortasıdır"

 

Ankara – 09.04.2017 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, çiftçilere tarım sigortalarının önemini anlatmak üzere TARSİM ile Ankara'da başlattıkları bilgilendirme ve eğitim toplantılarını, bu yıl Adana, Samsun, Malatya, İzmir ve İstanbul olmak üzere 5 ilde sürdüreceklerini bildirerek, "tarımda sigorta bilincini tüm çiftçilerimize aşılamak için bu eğitim çalışmalarını yaygınlaştıracağız" dedi.

Bayraktar, yaptığı açıklamada, dünyada nüfusun çoğalması, bazı ülkelerdeki gelir düzeyindeki yükseliş ve buna bağlı olarak beslenme alışkanlıklarının değişmesi sonucu gıdaya olan talebin de hızla arttığını belirtti. Ayrıca son yıllarda artan biyoenerji üretiminin, tarımsal ürünlere olan talebi daha da yükselttiğini vurgulayan Bayraktar, gıdaya olan talebin karşılanması ve gıda güvencesinin sağlanmasının günümüzde en önemli sorunlardan biri haline geldiğine dikkati çekti.

Şemsi Bayraktar, şunları kaydetti:

"Şu bir gerçektir ki; tarımsal üretimde verimliliği ve kaliteyi artırabilmek için ne kadar yoğun ve ileri teknoloji kullanırsak kullanalım, tarım, doğal risklerden en çok etkilenen sektördür. Ülkemizde de son yıllarda küresel iklimdeki değişikliğin de etkisiyle kuraklık, aşırı yağış, sel, hortum, don, dolu gibi doğal afetler daha fazla yaşanmakta, bundan tarım ürünlerimiz, dolayısıyla üretici gelirleri olumsuz etkilenmektedir. Üreticilerimiz, her yıl, ekim döneminin başlangıcından hasada kadar doğal afetlerle karşı karşıya kalmaktadır. Doğal afetler tarım ürünleri rekoltelerini düşürmekte, azalan rekolte üreticiye gelir kaybı yaşatırken tüketicinin ürünü pahalı tüketmesine neden olmaktadır."

 

-"Sürdürülebilirlik için üretici zararının karşılanması bir zorunluk"-

 

Tarımsal üretimde sürdürülebilirliğin sağlanması için üretici zararının karşılanması veya en aza indirilmesinin bir zorunluluk olduğunu, bunun da sigorta yoluyla sağlanabildiğini bildiren Bayraktar, şu bilgileri verdi:

"Doğal afetlerin tarım ve hayvancılıkta neden olduğu zararları, ticari ve kar amacı olmadan sigorta prensipleri çerçevesinde güvenilir ve sürdürülebilir bir sistemle kısmen de olsa karşılayıp üreticilerimizi uzun vadede gelir istikrarına kavuşturmak ve böylece üretimde devamlılığı sağlamak amacıyla, 2005 yılında Tarım Sigortaları Kanunu çıkarılmıştır.

Tarım Sigortaları Kanunu, 2006 yılından bu yana uygulanmaktadır. Tarım sigortaları uygulamasının başladığı ilk yıl, kapsamdaki konular yetersiz kalmış, üretici talepleri ve bizim de girişimlerimiz doğrultusunda her yıl kapsama alınan riskler ve konular genişletilmiş, sigorta kapsamı artırılmıştır.

Ancak, 2006 yılından bu yana sigorta yaptıran üretici sayısı, sigortalanan alan miktarı hızlı bir şekilde artmakla birlikte henüz yeterli seviyede değildir."

 

-"Sigortalanma oranının artmasında en önemli konularından biri eğitim"-

 

Tarımda sigortalanma oranının artmasında en önemli konulardan birinin eğitim olduğuna dikkati çeken Bayraktar, şunları kaydetti:

"Yapılan eğitim çalışmaları ile çiftçilerimiz, devlet destekli tarım sigortası uygulamasını genel anlamda öğrenmekle birlikte teknik ayrıntılar ve yenilikler konusunda sürekli bilgilendirmeye ihtiyaç bulunmaktadır.

Tarım sigortalarının ana unsurlarından olan eğitimin, çiftçilerimize düzenli bilgi akışının sağlanması sistemin sürekliliği açısından da büyük önemi bulunmaktadır.

TARSİM ve Birliğimizin işbirliği ile eğitim yapılmasını oldukça önemsiyoruz. Bu anlamda ilk olarak sigorta acenteliği yapan Ziraat Odalarımızın personellerinin eğitimi yapılmıştır. TARSİM ile Ankara'da başlattığımız eğitim seminerlerimizi bu yıl Adana, Samsun, Malatya, İzmir ve İstanbul olmak üzere 5 ilde sürdüreceğiz. Tarımda sigorta bilincini tüm çiftçilerimize aşılamak için bu eğitim çalışmalarını yaygınlaştıracağız.

Yapacağımız eğitim toplantıları ile daha fazla üreticiye ulaşmak, tarım sigortalarının daha fazla yaygınlaşmasını sağlamak istiyoruz. Çiftçimizin doğal afetlere karşı tek çaresi tarım sigortasıdır. Doğal afetlere karşı yardım sağlayan Kanunlardan biri olan 2090 sayılı Kanun çerçevesinde artık hemen hemen hiç ödeme yapılmamaktadır. Bu amaçla doğal afet yaşayan çiftçilerin zararlarının belirli ölçülerde karşılanması için tarım sigortalarının yaygınlaşması daha önemli hale gelmiştir.

Üreticilerimiz, tarım sigortalarını detaylarıyla çok iyi bilmeli, sigortadan ne beklemesi gerektiğini, yaptırdığı poliçenin neleri kapsadığını öğrenmelidir."

Özellikle iklim değişikliğinin artan etkileri nedeniyle gelecek yıllarda tarım sigortasının öneminin daha da artacağını vurgulayan Bayraktar, "bu nedenle tarım sigortasında asıl hedef, tüm ürünlerin her gelişim evresinde yaşanan tüm risklere karşı koruyacak şekilde genişletilmesi olmalıdır. Tarım sigortası kapsamında halen yer almayan ürünler ve risklerin yaşanması durumunda çiftçi zararlarını karşılayacak şekilde destekleme yapılmalıdır" dedi.
4 Nisan 2017 Salı

Genç Çiftçi Başvuruları 07.04.2017 Cuma günü Başlıyor.

Detay:

Genç Çiftçi Başvuruları 07.04.2017 Cuma günü Başlıyor.

Genç Çiftçilere yönelik olarak Proje karşılığında 30.000 TL hibe verilecek, geçen sene başvurusu çıkmayanlar veya yeni başvuracak olan çiftçilerimiz internet üzerinden Genc Çiftci kayıt sitesinden kayıt olduktan sonra başvuru formunu yazdırarak il ve ilce müdürlüklerine başvuru yapabilecekler.

Kırsal Kalkınma Destekleri Kapsamında Genç Çiftçi Projelerinin Desteklenmesine Dair Tebliğin Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdiğini belirten Bozkır Ziraat Odası başkanı Ali Köse, "Proje kapsamında 18-40 yaş aralığındaki genç çiftçilerimize mahallinde uygulayacakları bitkisel, hayvansal, yöresel tarım ürünleri, tıbbi ve aromatik bitki üretimi, işlenmesi, depolanması ve paketlenmesine yönelik projelere 30 bin TL'ye kadar hibe ödemesi yapılacaktır. "Kırsal Kalkınma Destekleri Kapsamında Genç Çiftçi Projelerinin Desteklenmesi Programı" başvuruları öncelikle, genç çiftçilerimiz tarafından internet ortamında Tarım Bakanlığımızca hazırlanan https://gencciftci.tarim.gov.tr adresine yapılacaktır. Gerekli belgelerle birlikte, İlçe Bozkır İlçe Müdürlüklerimize başvurular 7 Nisan2017 Cuma günü başlayacak olup, 5 Mayıs 2017 Cuma günü sona erecektir" diye belirtti.