25 Şubat 2016 Perşembe

Bozkır'ın Mahalleleri Meyve Fidanı ile Ağaçlandırılacak

Detay:

​Bozkır Ziraat Odası Başkanlığında kurulan heyet Ankara'da hemşehrimiz Orman Genel Müdürü İsmail Üzmez'i makamında ziyaret etti.


İlçemiz Bozkır'da Orman İşletme Şefliği görevi yapan Beyşehirli hemşehrimiz İsmail ÜZMEZ Ankara'da şuanda orman genel müdürü görevini yürütmektedir.


İlçemiz Bozkır'da Tarımsal olarak ağaçlandırma çalışmalarının görüşülmesi için Bozkır Ziraat Odası Meclis Başkan Vekili Nejat Şen, Odamız Ziraat Mühendisti Ali Aladağ, Genel Sekreterimiz Yakup Çetin ve Akçapınarlı hemşehrimiz Hasan Basri Yalçınkaya'nın eşliğinde Ankara Orman Genel Müdürümüz İsmail Üzmez'i makamında ziyaret etti.  


Ziyarette yapılan görüşmeler sonrası hemşehrimiz Üzmez; Bozkır Ziraat Odası aracılığıyla Muhtarlarımızın başvuruları alınarak, Beyaz Dut, Siyah Dut, Ceviz, Çıtır Badem, Ihlamur ve Fındık Fidanlarının mahalle muhtarlarından gelen talepler doğrultusunda temin edilmesi talimatını verdi. Bozkırın mahallelerine Orman Genel Müdürlüğünden temin edilecek olan meyve fidanlarının bakımının mahalle muhtarları tarafından yapılacağını ifade edildi.


Yapılan Ziyaret sonrası değerlendirmelerde bulunan Bozkır Ziraat Odası Başkanı Ali Köse "Oda Personellerimiz ve Başkan vekilimizin gerçekleştirmiş olduğu ziyaret çok olumlu ve faydalı bir şekilde gerçekleştirilmiştir.

Odamızdan giden heyetimize çok yakın ilgi ve alaka gösteren Genel Müdürümüz İsmail Beye Bozkırlılar ve odamız adına kendilerine Teşekkür ederiz dedi. Bozkır Ziraat Odası olarak amacımız, mahallelerimizde bir fidan diktirip eser bırakmaktır.


Bundan sonra elimizden geldiğince çiftçimize talepler doğrultusunda hizmet etmeye devam edeceğiz. Bozkırlı çiftçilerimiz en güzel hizmetlere layıktır" dedi.

Bozkır Ziraat Odası Başkanı Ali Köse Orman Genel Müdürü  Hemşehrimiz İsmail Üzmez'in Meyva fidanı yardım etme sözünden sonra Bozkır Ziraat Odası toplantı salonunda Bozkır Mahalle Muhtarı ile fidan konusunda bilgilendirme toplantısı düzenlenerek, mahallelerine meyva ağacı fidanı talebinde bulunan Muhtarımızdan fidan taleplerinin sayısını belirten dilekçe alınarak Orman Genel Müdürlüğüne ve Konya Orman Genel Müdürlüğüne iletilecek.








Sanayiye aktarılan sütte ve tavuk eti üretimde rekor…

Detay:

​-Sanayiye aktarılan sütte ve tavuk eti üretimde rekor…

-TZOB Genel Başkanı Bayraktar: "Sanayiye aktarılan inek sütü miktarı 2015 yılında yüzde 3,58 artarak 8,9 milyon tonu, tavuk eti üretimi ise yüzde 0,77 artışla 1,9 milyon tonu aştı ve rekor kırdı" 

-"Tavuk yumurtası üretimi, 2015 yılında, yüzde 2,44 gerileyerek 16,7 milyar adede indi"

-"Bir önceki yılın aynı ayına göre, 2015 Aralık ayında, tavuk yumurtası üretimi yüzde 3,41, tavuk eti üretimi yüzde 5,78, hindi 

eti üretimi yüzde 14,74 gerilerken, sanayiye aktarılan inek sütü miktarı yüzde 6,03 arttı"

-"Yumurta, süt ve süt ürünleri ihracatındaki düşüş, Aralık ayında da sürerken, kanatlı eti ve ürünleri ihracatı yüzde 12,3'le artışa geçti"

-"Süt ve kanatlı sektörünün büyümesini sürdürmesi ancak ihracatla mümkün olur. İhracatta bütün kanallar zorlanmalıdır"

-"Kanatlı sektörü ulaştığı üretim teknolojisi ve boyutuyla yüz akı bir sektörümüz. Halkımızın protein ihtiyacını makul fiyatlarla karşılıyor"

-"Bu sektörün ihracatının önündeki engeller kaldırılmalı"

-"Ekonomi Bakanımız Mustafa Elitaş ile görüşmemizde, sınır kapılarında yaşanan sıkıntıları ilettik. Suudi Arabistan başta olmak üzere Ortadoğu ülkelerine yönelik ihracat imkanlarının değerlendirilmesini istedik" 


Ankara – 16.02.2016 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, sanayiye aktarılan inek sütü miktarının 2015 yılında yüzde 3,58 artarak 8,9 milyon tonu, tavuk eti üretiminin ise yüzde 0,77 artışla 1,9 milyon tonu aştığını ve rekor kırdığını bildirdi.
Bayraktar, yaptığı açıklamada, 2015 yılında sanayiye aktarılan inek sütü miktarının yüzde 3,58 artışla 8 milyon 625 bin 743 tondan 8 milyon 934 bin 245 tona yükseldiğini, bütün aylarda artış gösteren sanayiye aktarılan inek sütü miktarının Aralık ayında da yüzde 6,03 artışla 684 bin 760 tondan 726 bin 48 tona çıktığını belirtti.
2015 yılı Aralık ayında, yüzde 5,78 gerileyerek 169 bin 53 tondan 159 bin 277 tona inen tavuk eti üretiminin, buna rağmen yıllık bazda yüzde 0,77 artışla 1 milyon 894 bin 669 tondan 1 milyon 909 bin 276 tona yükseldiğini vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti:
"Tavuk yumurtası üretimi ihracatta yaşanan sıkıntıların da etkisiyle Mayıs ayından bu yana aylık bazda geriliyor. Aralık 2015'de de tavuk yumurtası üretimi, yüzde 3,41 gerilemeyle 1 milyar 510 milyon 857 binden 1 milyar 459 milyon 263 bine indi. Yıllık bazda da 2014 yılında 17 milyar 145 milyon 389 bin olan tavuk yumurtası üretimi yüzde 2,44 gerilemeyle 2015 yılında 16 milyar 726 milyon 332 bine indi. Hindi eti üretimi, 2015 Aralık ayında yüzde 14,74 gerilemeyle 5 bin 936 tondan 5 bin 61 tona indi. Buna rağmen, yıllık bazda üretim yüzde 8,34 artışla 48 bin 662 tondan 52 bin 722 tona çıktı." 

-İhracat artırılmalı-

Süt ve kanatlı sektörünün büyümesini sürdürmesinin ancak ihracatla mümkün olacağını, ihracatta bütün kanalların zorlanması gerektiğini vurgulayan Bayraktar, şu bilgileri verdi:
"Yumurta, süt ve süt ürünleri ihracatındaki düşüş, Aralık ayında da sürerken, kanatlı eti ve ürünleri ihracatı yüzde 12,3'le artışa geçti. Aralık ayında kanatlı eti ve ürünleri ihracatı 45,7 milyon dolardan 51,4 milyon dolara çıktı. Buna karşın, yumurta ve ürünleri ihracatı yüzde 49,4 gerilemeyle 34,9 milyon dolardan 17,7 milyon dolara, süt ve süt ürünleri ihracatı yüzde 21,4 azalmayla 22,4 milyon dolardan 17,6 milyon dolara düştü. Yıllık bazda kanatlı eti ve ürünleri ihracatı yüzde 27,7 gerilemeyle 645,4 milyon dolardan 466,8 milyon dolara, yumurta ve ürünleri ihracatı yüzde 35,1 düşüşle 312,5 milyon dolardan 202,7 milyon dolara, süt ve süt ürünleri ihracatı yüzde 19,2 azalmayla 331 milyon dolardan 267,4 milyon dolara indi.

-Kanatlı sektörü yüz akımız-

Süt ve kanatlı sektörünün büyümesini sürdürmesi için ihracatın devamının çok önemli olduğunu, ihracatın sekteye uğramaması gerektiğini belirten Bayraktar, "süt ve süt ürünleri ile kanatlı sektörü ihracatındaki sıkıntılar giderilmelidir. Sadece Irak, Rusya, Ukrayna gibi pazarlara bağlı kalınmamalı. Yeni pazarlar bulunmalı. Kanatlı sektörü ulaştığı üretim teknolojisi ve boyutuyla yüz akı bir sektörümüz. Halkımızın protein ihtiyacını makul fiyatlarla karşılıyor. Bu sektörün ihracatının önündeki engeller kaldırılmalı. Ekonomi Bakanımız Mustafa Elitaş ile görüşmemizde, sınır kapılarında yaşanan sıkıntıları ilettik. Çözülmesini talep ettik. Suudi Arabistan başta olmak üzere Ortadoğu ülkelerine yönelik ihracat imkanlarının değerlendirilmesini istedik" dedi.

24 Şubat 2016 Çarşamba

Hazine arazileri çiftçilerin oluyor

Detay:

​Satışa konu edilebilecek arazilerin belediye ve mücavir alan sınırları dışında olması gerekmektedir. Bu alanlarla ilgili olarak "Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte geçerli olan belediye ve mücavir alan sınırları" ifadesine yer verilmiştir.

Hazine arazilerinin çiftçilere tahsisine ilişkin Ziraat Mühendisleri odası bir açıklama yaptı. Oda'nın açıklamasını aynen yayınlıyoruz:

Hazine arazileri çiftçilerin oluyor!

Son günlerde kamuoyunda Hazineye ait tarım arazilerinin satışı ile ilgili haberler yer almakta, bu durum arazi deyince ilk akla gelen rant çevrelerinin yeni bir girişimi mi sorusunu akla getirmektedir. Bu haberlere neden olan düzenleme, 2012 yılında yürürlüğe giren "6292 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun"dur. Söz konusu kanun ile Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerler ile Hazineye ait tarım arazilerinin satışına ilişkin hususlar düzenlenmiştir.

 

Maliye Bakanlığı tarafından Hazineye ait 862.893 adet arazi vasıflı taşınmaz olduğu belirtilmektedir. Bakan Naci Ağbal 6292 sayılı Kanun kapsamında 27 Nisan 2015 tarihinde sona eren başvuru süresi içinde 255 bin 367 başvuru olduğunu, başvuru yapmayan yaklaşık 150 bin kişiye yeni bir hak verileceğini ifade etmektedir.

 

 Hazineye ait tarım arazilerinin satışı 1995 yılında yürürlüğe giren 4070 Sayılı Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun kapsamında gerçekleştirilmiş, bu kapsamdaki taleplere yönelik başvuruların süresi 2006 yılında sona ermiştir.  6292 sayılı Kanun aynı amaca dönük olarak hazırlanmış, sıklıkla kamuoyu gündemine gelen 2-B arazilerini de kapsamıştır.

 

6292 sayılı Kanun ile Hazineye ait tarım arazilerinden;

 

a) Kamu hizmetine tahsis edilmeyen veya fiilen bu amaçla kullanılmayanlar,

 

b) Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte geçerli olan belediye ve mücavir alan sınırları dışında bulunanlar,

 

c) Belediye ve mücavir alan sınırları dışında olan ve kamu kurum ve kuruluşlarının hazırladıkları planlar gereğince tarımsal kullanıma imkân veren alanlarda bulunanlar,

 

ç) Deniz kıyı kenar çizgisine beş bin metre mesafenin dışında bulunanlar,

 

d) Tabii ve suni göllerin kıyı kenar çizgisine beş yüz metre mesafenin dışında bulunanlar,

 

e) İçme suyu amaçlı barajların mutlak ve kısa mesafeli koruma alanları dışında kalanlar,

 

f) Satış tarihi itibarıyla arazi toplulaştırılması yapılmayacaklar,

 

g) Özel kanunlar kapsamında kalmayanlar,

 

ğ) Kadastrosu yapılanlar, satışa konu edilebilecektir.

 

Satışa konu edilebilecek arazilerin belediye ve mücavir alan sınırları dışında olması gerekmektedir. Bu alanlarla ilgili olarak "Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte geçerli olan belediye ve mücavir alan sınırları" ifadesine yer verilmiştir. Bu ifade ile 6292 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 26 Nisan 2012 tarihi esas alınmıştır.

 

Bu ifade yer almasa, 12 Kasım 2012 tarihinde kabul edilen 6360 sayılı Kanunla, Belediye sınırlarının il mülki sınırlarına çekildiği, ülke yüzölçümümüzün yarısına sahip 30 Büyükşehirde yasa uygulanamayacaktı.

 

Hazineye ait tarım arazilerini 2011 yılı sonu itibarıyla en az üç yıldan beri tarımsal amaçla kiralayan ve kira sözleşmesi halen devam eden kiracılar veya bu arazileri aynı süreyle tarımsal amaçla kullanan ve kullanımlarının halen devam ettiği belirlenen kullanıcıları ya da paydaşları satın alma imkânına sahip bulunmaktadır.

 

Maliyece belirlenen rayiç bedelini itiraz etmeksizin kabul eden hak sahipleri, satışa sunulan arazileri rayicin % 50`sine satın alabildiği gibi, taksitlendirme veya peşin ödemelerde % 20 indirim seçeneklerinden de yararlanabilmektedir.

 

 Uygulama, "toprak işleyenin, su kullananın" yaklaşımına uygun olmasının yanı sıra, tarım arazilerini kullananların bu taşınmazları hukuken edinmelerinin sağlanması ile yaşanan mülkiyet ve yönetim sorunlarının giderilmesi açısından olumlu bir girişimdir. Ancak, kanunun TBMM`deki görüşmeleri sırasında, satışa konu arazilerinin on yıl süre ile tarım dışı amaçlarla kullanılmasının yasaklanmasına dair önerinin kabul görmemesi büyük bir talihsizlik ve eksiklik olmuştur.

 

 Maliye Bakanlığının tarım arazilerine taşınmaz bir mal, tarımcıların ise bir varlık olarak bakması, temel bir yaklaşım farklılığıdır. Bu nedenle uygulamanın Maliye Bakanlığınca yürütülmesi, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının uygulama dışında tutulması da önemli bir eksikliktir. Toprağın önemine ve betonlaşmasının önlenmesine sıklıkla vurgu yapan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik`ten, bu eksikliği giderilmesine yönelik girişimleri öncelikle gerçekleştirmesini bekliyoruz.

ÇKS kaydında son gün 29 Şubat…

Detay:

​-ÇKS kaydında son gün 29 Şubat…
-TZOB Genel Başkanı Bayraktar:
-"Çiftçi kayıt sisteminde 2015 yılı başvuruları 29 Şubat 2016 Pazartesi günü mesai saati bitiminde sona erecek"
-"Çiftçilerimizin yoğunluk yaşanabileceği ihtimalini göz önünde bulundurarak son günü beklemeden bir an önce 2015 yılı ÇKS kayıtlarını yaptırmalarında fayda var"
-"Toplam işlenen tarım alanı ve uzun ömürlü bitki alanın ancak yüzde 62,3'ü ÇKS'ye kayıt olarak tarımsal desteklerden faydalanabilmektedir"
-"Girişimlerimizle, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, ÇKS kaydı başvurularıyla ilgili süreyi, 30 Haziran 2015 tarihinden 29 Şubat 2016 tarihine uzatmıştı"


Ankara – 24.02.2016 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, çiftçi kayıt sisteminde (ÇKS) 2015 yılı başvurularının 29 Şubat 2016 Pazartesi günü mesai saati bitiminde sona ereceğini bildirerek, "Çiftçilerimizin yoğunluk yaşanabileceği ihtimalini göz önünde bulundurarak son günü beklemeden bir an önce ÇKS kayıtlarını yaptırmalarında fayda var" dedi. 

Bayraktar, yaptığı açıklamada, ÇKS Yönetmeliği çerçevesinde çiftçilerin her yıl üretim dönemine ilişkin Ziraat Odalarından aldıkları "Çiftçi belgesi" ve istenen diğer bilgi ve belgelerle Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İl ve İlçe Müdürlüklerine başvurduğunu ve bakanlıkça verilen destekleme ödemelerinden faydalandığını belirtti.

-2014 yılında 2 milyon 206 bin 874 çiftçi kayıt oldu-

ÇKS Yönetmeliği ile 2014 yılında toplam 2 milyon 206 bin 874 çiftçinin 14 milyon 927 bin 689 hektar tarım alanının kayıt altına alındığını vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti:
"Ülkemizde işlenen tarım alanı ve uzun ömürlü bitkilerin alanı, 23 milyon 941 bin hektarı buluyor. Toplam işlenen tarım alanı ve uzun ömürlü bitki alanının ancak ancak yüzde 62,3'ü ÇKS'ye kayıt olarak tarımsal desteklerden faydalanabilmektedir. Bu oranın artırılması daha fazla üreticimizin desteklerden faydalanması önem taşımaktadır.
ÇKS yönetmeliğinde 2015 yılı başvuruları için son başvuru tarihi 30 Haziran 2015 olarak belirlenmişti. Ancak, fındık üreticileri başta olmak üzere, Güneydoğu Anadolu Bölgesi ve diğer bölgelerimizde çiftçilerimiz belirlenen sürede başvurusunu yapamamış ve verilen desteklerden faydalanamamıştır. Girişimlerimizle, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız, ÇKS kaydı başvurularıyla ilgili süreyi, 30 Haziran 2015 tarihinden 29 Şubat 2016 tarihine uzatmıştı."

Çiftçilerin, 29 Şubat 2016 tarihi Pazartesi günü mesai bitimine kadar 2015 yılı ÇKS başvurularını yaptırmaları gerektiğini bildiren Bayraktar, "Üreticilerimizin olası sıkışıklıkları düşünerek son günü beklenmeden, Ziraat Odalarımızdan alacakları çiftçi belgesi ve diğer belgeler ile tarım il ve ilçe müdürlüklerine bir an önce başvurmaları kendi yararlarınadır" dedi.