11 Nisan 2016 Pazartesi

Yöremizde Yağış ve Hava sıcaklığının 2-4 derece azalması bekleniyor.

Detay:

​Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçmesi bekleniyor. Yağışların Konya merkez ile Konya'nın kuzey ve batı kesimlerinde yer yer kuvvetli (10-25mm) olacağı tahmin ediliyor.

HAVA SICAKLIĞI:
2-4 derece azalması bekleniyor.

RÜZGAR: Kuzey yönlerden hafif arasıra orta kuvvette esmesi bekleniyor.

KUVVETLİ YAĞIŞ UYARISI :
Bölgemiz (Konya, Aksaray, Karaman, Niğde) yağışlı hava kütlesinin etkisi altına girmiştir. Sağanak ve gök gürültülü sağanak şeklinde görülecek yağışların, özellikle bugün (Salı) Konya merkez ile Konya'nın kuzey ve batı kesimlerinde (Çeltik, Yunak, Kulu, Cihanbeyli, Altınekin, Tuzlukçu, Sarayönü, Kadınhanı, Akşehir, Ilgın, Doğanhisar, Derbent, Hüyük, Beyşehir, Derebucak, Seydişehir, Ahırlı, Bozkır, Yalıhüyük) yer yer kuvvetli (10-25 mm ) olması beklenmektedir. Yaşanabilecek olumsuzluklara karşı ilgililerin ve vatandaşların tedbirli olmaları önerilmektedir.

Konya

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

16

Ahırlı

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

14

Akören

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

15

Akşehir

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

17

Altınekin

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

14

Beyşehir

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

15

Bozkır

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

13

Cihanbeyli

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

16

Çeltik

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

17

Çumra

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

14

Derbent

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

14

Derebucak

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

14

Doğanhisar

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

16

Emirgazi

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

15

Ereğli

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

16

Güneysınır

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

16

Hadim

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

14

Halkapınar

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

15

Hüyük

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

15

Ilgın

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

16

Kadınhanı

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

14

Karapınar

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

16

Karatay

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

16

Kulu

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

15

Meram

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

16

Sarayönü

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

14

Selçuklu

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

15

Seydişehir

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

17

Taşkent

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

13

Tuzlukçu

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

16

Yalıhüyük

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

16

Yunak

Parçalı ve çok bulutlu, yer yer kuvvetli olmak üzere aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

15

Karaman

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

17

Ayrancı

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

14

Başyayla

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

13

Ermenek

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

14

Kazımkarabekir

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

16

Sarıveliler

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

13

Niğde

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

15

Altınhisar

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

15

Bor

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

15

Çamardı

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

13

Çiftlik

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

12

Ulukışla

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

14

Aksaray

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

17

Ağaçören

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

13

Eskil

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

16

Gülağaç

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

15

Güzelyurt

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

13

Ortaköy

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

15

Sarıyahşi

Parçalı ve çok bulutlu, aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

17

8 Nisan 2016 Cuma

Okullarda kuru üzüm dağıtım kararı

Detay:


​-Okullarda kuru üzüm dağıtım kararı

-TZOB Genel Başkanı Bayraktar:-"Okullarımızda TMO aracılığıyla kuru üzüm dağıtılması kararını, beslenme açısından çocuklarımız, piyasanın hareketlenmesi açısından da üreticilerimiz için önemli buluyor ve destekliyoruz"

-"6,5 milyon öğrencimize 4 hafta boyunca toplam 3 bin 250 ton kuru üzüm dağıtımı yapılacak"

-"Yıllık kuru üzüm üretimimiz 955 bin 300 tondur. Ülkemizde kuru üzüm tüketimi yıllık 35-50 bin ton arasında seyrederken, dünyada bizim gibi üretici olan diğer ülkelerin iç tüketimleri 100 bin tonun üzerindedir"

-"Bu programın, çocuklarımıza tüketim alışkanlığı kazandırarak, kuru üzüm tüketimimizi artırmak adına önemli bir adım olarak değerlendiriyoruz"

 

Ankara – 08.04.2016 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Bakanlar Kurulu'nun aldığı okullarda kuru üzüm dağıtılmasıyla ilgili kararı, sağlıklı beslenme açısından çocuklar; piyasanın hareketlenmesi açısından da üreticiler için önemli bulduklarını ve desteklediklerini bildirdi.

Bayraktar, yaptığı açıklamada, Bakanlar Kurulu kararının, Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Bu Kararla, 2016 yılında anaokulu, uygulama sınıfı, anasınıfı ve temel eğitim birinci kademe (ilkokul) öğrencilerine kuru meyve tüketim alışkanlığının kazandırılması ile öğrencilerin yeterli ve dengeli beslenmelerine katkıda bulunularak sağlıklı büyüme ve gelişmelerinin sağlanması amacıyla kuru üzüm temini ve dağıtımı için Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) görevlendirilmiştir.

Alınan Karar çerçevesinde, 6,5 milyon öğrenciye 4 hafta boyunca 25'er gramlık paketler halinde kuru üzüm dağıtımı yapılacaktır. Bu uygulamayla toplamda 3 bin 250 ton kuru üzüm dağıtımı gerçekleşecektir.

Özel öğretim kurumları, öğrencilerinin bu karar kapsamında dağıtımı yapılacak kuru üzüme eşdeğer miktarda kuru üzüm tüketmelerini sağlamaları halinde, velilerin isteği esas alınarak, dağıtım kapsamı dışında tutulabilecek.

Uygulamada olan ve Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak her zaman desteklediğimiz 'Okul Sütü Programı'nı olduğu gibi, başlatılacak kuru üzüm dağıtımı uygulamasını da sonuna kadar destekliyoruz."

 

-Sağlıklı nesiller için sağlıklı beslenme-

 

Gelecekte sağlıklı bir toplum oluşturabilmek için fiziksel ve zihinsel açıdan sağlıklı çocuklar yetiştirilmesinin şart olduğunun altını çizen Bayraktar, "Okullarımızda uygulanan bu programlar, sağlıklı gelecek nesillerin oluşturulmasına büyük katkı sağlayacaktır" dedi.

Kuru üzümün sağlığın korunması için gerekli olan önemli mineralleri içerdiği ve sindirim sorunlarına iyi geldiğinin uzmanlarca dile getirildiğini hatırlatan Bayraktar, "Kuru üzüm ayrıca, sağlıklı bir enerji kaynağıdır. Özellikle çocuklarımız için gün içerisindeki enerji azalmalarında tüketecekleri sağlıksız atıştırmalıklar yerine bir avuç kuru üzümle yeniden enerjilerini kazanmaları mümkün olacaktır" değerlendirmesini yaptı.

-3 bin 250 ton üzüm dağıtılacak-

 

Üzüm üreticilerinin son aylarda gerçekleşen fiyat düşüşlerinden dolayı yaşadıkları sıkıntılarına işaret ederek, dağıtım kararıyla yapılacak 3 bin 250 ton kuru üzümle piyasaların da hareketleneceğini vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti:

"Ülkemizde üretilen çekirdeksiz kuru üzümün yaklaşık yüzde 90'ı ihraç edilmektedir. Dünyadaki ihraç payımız ise yüzde 40-45 arasında değişmektedir. Ülkemiz ihracatının büyük bir bölümü Avrupa Birliği ülkelerine yapılmaktadır. Çekirdeksiz kuru üzüm yıllık 400-500 milyon dolar döviz geliri ile tarımsal ürünler bazında ilk üç sıra içinde yer alan önemli ihraç ürünlerindendir.

Dış ticarete konu olan ve ülkemizde genellikle kurutmalık olarak değerlendirilen çekirdeksiz üzümün ülkemizdeki tüketimi düşük seviyelerde kalmaktadır. Yıllık kuru üzüm üretimimiz 955 bin 300 tondur. Ülkemizde kuru üzüm tüketimi yıllık 35-50 bin ton arasında seyretmektedir. Ancak dünyada bizim gibi üretici olan diğer ülkelerin iç tüketimleri 100 bin tonun üzerindedir.

Okullarımızda uygulanacak kuru üzüm dağıtımı programıyla çocuklarımıza tüketim alışkanlığı kazandırarak, kuru üzüm tüketimimizi arttırmak adına önemli bir gelişme kaydedeceğimize inanmaktayız.

Anaokulu, uygulama sınıfı, anasınıfı ve temel eğitim birinci kademe (ilkokul) öğrencilerine okul sütü ve kuru üzüm dağıtımının önümüzdeki eğitim dönemlerinde de devam etmesi sağlanmalıdır."

7 Nisan 2016 Perşembe

Bölgemiz'de Kuvvetli Rüzgar ve Fırtına Bekleniyor

Detay:

​Bölgemiz genelinde (Konya, Aksaray, Karaman, Niğde);  08.04.2016 Cuma günü öğle saatlerinden itibaren; Rüzgarın güney, güneybatı (lodos) yönlerden kuvvetli (40-60 km/saat , özellikle Cumartesi günü öğle saatlerinden sonra hızını daha da artırarak fırtına , yer yer kuvvetli fırtına (60-80 km/saat)  şeklinde eseceği tahmin edilmektedir.

Soba ve doğalgaz kaynaklı zehirlenmeler, toz taşınımı ve görüş mesafesinde azalma, ulaşımda aksamalar, çatı uçması, ağaç ve direklerin devrilmesi vb. meydana gelebilecek olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunmalıdır.

Başlama – Bitiş Zamanı      
08.04.2016    12.00 Lokal - 09.04.2016 24.00 Lokal


Oluşması Muhtemel Riskler

Ulaşımda Aksamalar-Çatı Uçması-Soba ve Doğalgaz Kaynaklı Baca Gazı Zehirlenmeleri


Rüzgar Hızı Sınıflandırması

Kuvvetli Rüzgar       : 10,8 - 17,1 m/sec ~ 22-33 knot ~ 39-61 km/saat

Fırtına                        :17,2 - 20,7 m/sec ~ 34-40 knot ~ 62-74 km/saat

Kuvvetli Fırtına        : 20,8 - 24,4 m/sec ~ 41-47 knot ~ 75-88 km/saat

Tam Fırtına               : 24,5 – 28,4 m/sec  ~  48-55 knot  ~  89-102 km/saat




Alınabilecek Muhtemel Önlemler

Baca Gazı Zehirlenmelerinden Korunma Yöntemleri

Kış aylarında sıkça rastlanan sobadan sızan gazdan zehirlenme olaylarının önüne, bilinçli soba kullanımı ile geçilebilir.

Yanan sobalar, yatmadan önce tamamen söndürülmeli ve içindeki yanmış, yarı yanmış kömür, odun gibi yakacak malzemeler dışarıya çıkartılmalıdır.

Lodos, fırtına gibi hava sirkülâsyonunun olumsuz olduğu koşullarda sobalar yakılmamalıdır.

Normal koşullarda :

İtfaiye Müdürlüğünden soba yakma usulü öğrenilmeli. Sobalar buna göre yakılmalı
Sobalarda kömür ve tutuşturma işlemi için uygun malzeme kullanılmalıdır. Kömür tam tutuşmadan soba uyutulmamalıdır.
Sobadaki ateşin üzerine kömür ilave edilmemesi, dolu kova ile değiştirilmesi gerekir.
Sobanın hava girişleri tamamen kapatılmamalıdır.
Bacalar düzenli aralıklarla temizlenmeli, açık tutulmalı, hava akımına ulaşacak şekilde çevre yapılardan yükseltilmelidir. Gerekirse aspiratörler kullanılmalıdır.
Soba borusu ve dirsekleri belli periyotlarda temizlenmeli
Kazanlar (Soba) TSE standartlarına uygun olmalıdır.
Baca ve borularda zift ve katran oluşumunu engellemek için soba, bacaya en uygun mesafeye kurulmalı ve az sayıda dirsek kullanılmalıdır. Yatay borulara bacaya doğru yüzde 10 eğim verilmelidir

Zehirlenmeye Karşı Yapılması Gerekenler

Karbon monoksit gazından etkilenmiş şahsı temiz havaya çıkar. Hastaya eğer mümkünse oksijen gazı ver. Gerekli sağlık hizmeti için hastane veya sağlık ocağını arayın.
Eğer gazdan etkilenmiş kişi nefes almıyorsa, yardım gelene kadar suni teneffüs uygulayın.
Karbon monoksit gazının bulunduğu mekanı havalandır. Pencere ve kapıları açarak gazdan etkilenmiş mekana temiz hava girmesini sağlayın.
Karbon monoksit gazının neden meydana geldiğini araştırıp bulup, bunun bir daha tekrarlanmaması için gerekli önlemleri alın.

 
Şiddetli Rüzgar ve Fırtınadan Korunma

Son meteorolojik durumla ilgili güncel bilgiye sahip olun

Fırtına uyarılarını radyo ve TV dan takip edin. Meteoroloji'den telefonla bilgi alın.

Fırtınadan önce
"Hazırlıklı olun"


Fırtına uyarılarını radyo ve TV dan takip edin.Meteoroloji'den telefonla bilgi alın.
Merdiven, bahçe mobilyası gibi serbest nesneleri ya da pencere ve camları kırıp içeri girebilecek her şeyi emniyete alın.
Kapı ve pencereleri, özellikle evin rüzgar alan tarafında olanları, garaj kapısı gibi büyük kapıları kapatın ve emniyetli bir şekilde bağlayın.
Araçları, varsa garaja park edin, yoksa onları bina, ağaç, duvar ve çitlerden uzakta tutun.
Çatı katı /tavan arası kapılarını ya da kapaklarını kapatın ve sürgüyle emniyete alın.
Eğer pencerelerde panjur / kepenk varsa bunların kapatılıp bağlandığından emin olun.
Eğer bacalar uzun ve kötü durumdaysa mümkün olduğunca sağlamlaştırın.
Afet ilk yardım çantasını yanınıza alın.

Fırtına sırasında
"Güvende olun"


Mümkün olduğunca içerde kalın.
Dışarı çıkarsanız, bina ve ağaçlara yakın yerlerde yürümeyin ve onlara sığınmayın.
Duvar ve çitlerin korunaklı tarafından uzak durun, korunaklı tarafa yıkılacağını unutmayın.
Fırtına devam ederken hasarı onarmak için dışarı çıkmayın.
Evinize girerken ve çıkarken kapıları arkanızdan kapatın ve güvenli yolu tercih edin.
İçerdeki kapıları yalnızca ihtiyacınız olduğunda açın ve arkanızdan kapatın.
Fırtınaya maruz kalan yollarda araba kullanıyorsanız (köprüler ve viyadükler) dikkatli olun mümkünse yolculuğunuzu erteleyin ya da alternatif yollar bulun.
Eğer yüksek bir aracınız varsa ya da yüksek bir aracı çekiyorsanız daha da dikkatli olun, yavaşlayın ve yandan esen rüzgara dikkat edin.
Gerçekten gerekli olmadığı sürece yolculuk yapmayın.

Fırtınadan sonra
"Tedbiri elden bırakmayın"


Yere düşmüş ya da hala sallanmakta olan elektrik / telefon kablolarına dokunmayın.
Duvar, bina ve ağaçlara yakın yürümeyin, fırtınanın zayıflatmış olabileceğini unutmayın.
Savunmasız komşu ve yakınlarınızın güvende olduğundan emin olun ve tamirat için gerekli düzenlemeleri yapmalarına yardım edin.

 
Uyarı Yapan Merkez                      

Meteoroloji 8.Bölge (Konya) Müdürlüğü

Bölge Tahmin ve Uyarı Merkezi (BTUM)

6 Nisan 2016 Çarşamba

Mazot, gübre ve toprak analizi destekleme başvuru süresi uzatıldı

Detay:

​-Mazot, gübre ve toprak analizi destekleme başvuru süresi uzatıldı

-TZOB Genel Başkanı Bayraktar: "Birliğimiz ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız arasındaki yazışma ve görüşmeler sonuç verdi"

-"Uzatma, çeşitli sebeplerle başvuruda bulunamayan binlerce çiftçimizin mağduriyetini önledi"

-"Üreticilerimiz, mutlaka 29 Nisan'a kadar başvurularını yapmalı ve desteklemelerden yararlanmalıdır"

 

Ankara – 06.04.2016 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, mazot, gübre ve toprak analizi desteklemelerinde başvuru süresinin 29 Nisan 2016 tarihine kadar uzatıldığını bildirerek, "Birliğimiz ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız arasındaki yazışma ve görüşmeler sonuç verdi. Üreticilerimiz, mutlaka 29 Nisan'a kadar başvurularını yapmalı ve desteklemelerden yararlanmalıdır" dedi.

Bayraktar, yaptığı açıklamada, Çiftçi Kayıt Sistemine dâhil olan çiftçilerimize mazot, gübre ve toprak analizi destekleme ödemesi yapılmasına ilişkin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tebliğinin 27 Mayıs 2015 tarihinde yayımlandığını anımsattı. Bu tebliğde, desteklemelerden yararlanmak için belirtilen son başvuru tarihin 31 Aralık 2015 olduğunu hatırlatan Bayraktar, şunları kaydetti:

"Çiftçilerimizin 31 Aralık günü mesai saati bitimine kadar ilçe müdürlüklerine, merkez ilçede ise il müdürlüklerine başvuru yapmaları gerekmekteydi. Ancak çeşitli sebeplerle başvuruda bulunamayan binlerce çiftçimiz, Odalarımız aracılığıyla ve doğrudan Birliğimize başvurarak, müracaat süresinin uzatılmasını talep ettiler. Birliğimiz ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız arasında yapılan yazışma ve görüşmeler neticesinde, Bakanlığımız çiftçilerimizin bu talebini yerinde görerek tebliğde değişikliğe gitti ve başvuru süresini uzattı.

Yapılan bu değişiklikle; mazot, gübre ve toprak analizi desteğinden faydalanmak isteyen çiftçilerimiz, 29 Nisan 2016 günü mesai saati bitimine kadar ilçe müdürlüklerine, merkez ilçede ise il müdürlüklerine başvuru yapacaklar."

Bayraktar, çeşitli sebeplerle daha önce belirlenen sürede başvurusunu yapamayan üreticilerin yapılan bu süre uzatımını dikkate alarak başvurularını 29 Nisan'a kadar mutlaka yaptırmalarını, aksi takdirde desteklerden yararlanamayacaklarını belirtti.
5 Nisan 2016 Salı

Bozkır'da 60 Bin Fidan Toprakla Buluştu

Detay:

​Bozkır Ziraat Odası Başkanlığı öncülüğünde Bozkır'da 60 Bin Fidan Toprakla Buluştu.

Haberin Tüm Fotoğrafları!

Sitemize açıklamalarda bulunan Bozkır Ziraat Odası başkanı Ali Köse şu açıklamada bulundu "Bozkır Ziraat Odası Yönetimi olarak Ankara'da hemşehrimiz Orman Genel Müdürü İsmail Üzmez ve Konya Orman Bölge Müdürümüz Bekir Karacabey'le yapılan görüşmelerimiz sonucunda ilçemiz ve mahallelerimize odamız öncülüğünde dağıtımı yapılmak üzere 60.000 Fidan tahsis edildi. 

Mahallerimize dağıtım için verilen fidanlar dut,ceviz, Ihlamur, badem,Zerdali,kayısı,erik,iğde, palamut ve Meşe benzeri farklı farklı cinste dağıtılarak toprakla buluşturduk. 

Dinimizin emrinde olduğu gibi "kıyamet kopsa da ağaç dikin" demektedir, bu düstur üzere Allah izin verirse ilçemize her yıl 100 bin fidanda dikmeyi hedefliyoruz.

Odamıza bu imkanı sağlayan başta hemşehrimiz Orman Genel Müdürü İsmail ürkmez beye yine Konya Orman genel Bölge Müdürümüz Bekir Karacabey'e ve fidanın temininde ve dağıtımında emeği geçen odamız meclisi ve yönetim kurulu personelimize gönülden teşekkür eder hepsini Allah razı olsun diyorum.

Tüm hemşehrilerimin ve özellikle çiftçilerimizin odamızın hizmetlerini takip etmeye ve odamızdan bilgi edinmelerine davet ediyorum" dedi. 


Sıcaklıklar Mevsim Normallerinin 10-12 Derece Üzerinde Olacak

Detay:

​Hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin 10 ila 12 derece üzerinde seyredeceği tahmin ediliyor.

Genel Durum

Bölgemizde (Konya-Karaman-Niğde-Aksaray) mevsim normallerinin üzerinde (6 ila 8 derece) seyreden hava sıcaklıklarının, bu hafta sonuna kadarki periyotta mevsim normallerinin 10 ila 12 derece üzerinde seyretmeye devam edeceği tahmin edilmektedir.


İlgili ve vatandaşlara tedbirli olmaları önerilmektedir.

 
Meteoroloji 8.Bölge (Konya) Müdürlüğü Bölge Tahmin ve Uyarı Merkezi (BTUM)

 
31 Mart 2016 Perşembe

Bozkır Ziraat Odası Başkanlığından Süt Üreticilerine destek

Detay:

​Bozkır Ziraat Odası Başkanı Ali Köse Üretici Süt fiyatlarının düşük olmasına tepki Olarak, Tzob Başkanı Şemsi Bayraktar'ın Ulusal Süt Konseyi'den ayrılmasına oda yönetimi olarak destek verdiler. 

Başkan Köse, yapmış olduğu açıklamalarda Genel Başkanımızın üretici süt fiyatlarındaki düşüklük ve aracılarda ki yüksek orandaki kazanca rağmen üreticilere bunun yansımamasına Oda Yönetimi olarak tepki gösterdik. Bozkır Ziraat Odası Yönetim Kurulu ve Meclis Kurulu toplantımızda Üretici Süt fiyatları hakkında yapılan toplantıda Süt üreticilerine destek olması için Süt ikramında bulunduk. 

İlçemizde Cuma günü genel yoğunluk olduğu içinde Odamıza işlem yaptırmak için gelen üyelerimize ve vatandaşlarımıza süt ikramında bulunacağız" dedi.






29 Mart 2016 Salı

Başkan Köse, 14. Uluslararası Tarım Fuarına Katıldı

Detay:

​Bozkır Ziraat Odası Yönetimi ve Personelleri Konya'daki 14. Uluslararası Tarım, Tarımsal Mekanizasyon ve Tarla Teknolojileri Fuarı açılışına katıldı.

 Bozkır Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Köse, Meclis Kurulu Başkanı Metin Sögüt, Ziraat Mühendisi Ali Aladağ ve Genel Sekreter Yakup Çetin Konya'da 23 Mart, 27 Mart tarihleri arasında faaliyet gösteren Tarım Fuarının açılışına katıldı.

Konya Karatay Ziraat Odasında düzenlenen Konya Ziraat Odaları toplantısında Türkiye Ziraat Odaları Genel Başkanı Ş. Şemsi Bayraktar'ın katılımı ile gerçekleştirilen toplantıda Genel Başkan Bayraktar Süt Üreticilerinin sorunlarını açıkladı ve Oda Başkanlarından Süt üreticilerini desteklemeleri yönünde taleplerde bulundu.

Karatay Ziraat Odası Başkanı Rıfat Kavuneker'in ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantıya Türkiye Ziraat Odaları Genel Başkanı Ş. Şemsi Bayraktar, Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Muhasip Üyesi Mustafa Hepokur ve Konya'da faaliyet gören ziraat odaları katıldı. 

Karatay Ziraat Odasında gerçekleştirilen toplantı sonrası 14. Uluslararası Tarım, Tarımsal Mekanizasyon ve Tarla Teknolojileri Fuarı açılışına geçildi. Başkan Köse ve ekibi Tarım fuarında Tarım sektöründeki yenilikleri yerinde inceleme fırsatı buldu.

Konya Tarım 2016 Fuarı açıldı.

Detay:

​-TZOB Genel Başkanı Bayraktar: "Konya tarımda çok önemli bir ilimiz. Buğday, arpa, pancar, havuç üretiminde, sığır sayısında birinci, birçok üründe Türkiye ikincisi"

-"Konya'nın tarımını şaha kaldırırsak, Türkiye tarımını şaha kaldırırız"

-"Fuarlar, çiftçilerimizi yeni bilgi ve teknolojilerle tanışmasını sağlıyor. Bunu çok önemsiyoruz"

-"TZOB ve Ziraat Odaları olarak, fuarları her zaman destekledik ve desteklemeye de devam ediyoruz"

-"Çiftçimizi bilgiyle tanıştırmaz, bilgilendirmezsek, çabalarınızın kalite, verimlilik ve rekabet olarak size dönme şansı yok"

-"Ziraat Odaları ve TZOB olarak çiftçimizin eğitimine fevkalade önem veriyoruz. Çiftçiyi bilgiyle tanıştırıyoruz. Bilgilendiriyoruz.

Kadın çiftçi eğitimi başta olmak üzere eğitimler veriyoruz"

-"Tarım sektörüne en fazla maliyet getiren yapısal sorunları çözmek zorundayız"

-"Verimli arazilerimizi, verimli meralarımızı imara açmayalım. Bu topraklar, bu araziler gelecek nesillerin mirası. Bu mirası iyi korumak zorundayız"

-Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi: " Geleneksel yöntemler önemli ama aynı zamanda teknolojiyi kullanarak dünyanın istediği çapta üretim yaparak, dünya pazarlarının istediği kalitede ürün yetiştirerek pazarlamak gerekiyor"

 


Konya – 23.03.2016 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Konya'nın tarımda çok önemli bir il olduğunu bildirerek, "buğday, arpa, pancar, havuç üretiminde, sığır sayısında birinci, birçok üründe Türkiye ikincisi. Konya'nın tarımını şaha kaldırırsak, Türkiye tarımını şaha kaldırırız" dedi.

Bayraktar, TÜYAP Konya Uluslararası Fuar Merkezi'ndeki Konya Tarım 2016 14. Uluslararası Tarım, Tarımsal Mekanizasyon ve Tarla Teknolojileri Fuarı'nın açılışında yaptığı konuşmada, fuarların, çiftçilerin yeni bilgi ve teknolojilerle tanışmasını sağladığını, bunu çok önemsediklerini belirtti.

Türkiye Ziraat Odaları Birliği ve Ziraat Odaları olarak, fuarları her zaman desteklediklerini ve desteklemeye de devam ettiklerini bildiren Bayraktar, şunları söyledi:

"Değerli başkanlarımız çiftçilerimizi otobüslerle bu fuarlara getiriyorlar. Bundan sonraki süreçte de bu fuarlara desteklerimiz devam edecek. Her şeyin ötesinde yapmamız gereken bir şey var. Siz bu sektörde ne yaparsanız yapın. Çiftçimizi bilgiyle tanıştırmaz, bilgilendirmezsek, çabalarınızın kalite, verimlilik ve rekabet olarak size dönme şansı yok. Ziraat Odaları ve TZOB olarak çiftçimizin eğitimine fevkalade önem veriyoruz. Çiftçiyi bilgiyle tanıştırıyoruz. Bilgilendiriyoruz. Kadın çiftçi eğitimi başta olmak üzere eğitimler veriyoruz. Kadın çiftçi eğitimlerinin fevkalade önemli olduğunu düşünüyorum. Yaptığımız projeksiyon çalışmalarında önümüzdeki yıllarda tarım sektöründe üretim yapabilmemiz için gençlerimize ve kadın çiftçilerimize ihtiyacımız var. Sayın Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımızın önünde imzaladığımız bir protokolle Bakanlığımızla birlikte Türkiye'nin her tarafında çiftçilerimize eğitim veriyoruz. Sayın bakanlarımızla da gidip üreticilerimizin sertifikalarını dağıtıyoruz. Bu çalışmalarımız bundan sonraki süreçte de devam edecek."

 

-"Yapısal sorunları çözmek zorundayız"-

 

Tarım sektörünün gelişmesi ve çiftçinin bu teknolojilerden daha fazla yararlanabilmesi noktasında alınması gereken tedbirler olduğunu vurgulayan Bayraktar, şöyle devam etti:

"Özellikle bu sektöre en fazla maliyet getiren yapısal sorunları çözmek zorundayız. Nedir bunlar? Arazilerimiz parçalı ve küçük. Konya'ya geldiğimizde işletme başına düşen arazi miktarının 132 dekar civarında olduğunu görüyoruz. Bu bizi memnun etmemeli. Türkiye ortalaması 61 dekar olmakla beraber Konya'da bunun biraz daha iyi olduğunu görüyoruz. Ama Konya'nın tarım alanlarının hızlı bir şekilde parçalandığını görüyoruz. Biz zamanın Başbakanını, Yönetim Kurulu üyelerimizle beraber ziyaret ettik. Yeni bir kanuna ihtiyaç olduğunu ve arazilerin parçalanmasının önüne geçilmesi gerektiğini, 1926 yılında İsviçre'den aldığımız Medeni Kanun ile arazilerimizi parçalamaya devam ettiğimiz takdirde önümüzdeki yıllarda ülkemizin gıda güvencesini sağlayamayacağımızı ifade ettik. Aynı Başbakanın verdiği talimatla yeni kanun çıktı. Arazi toplulaştırması da bunun yanında fevkalade önemli. 5 milyon hektar civarında arazi toplulaştırıldı. Ama Konya'ya geldiğimiz de ben bu rakamın biraz düşük olduğunu görüyorum. Aşağı yukarı 2021 yılına kadar Konya'da 1 milyon 200 bin hektar arazi toplulaştırılması gerekiyor. Bu çok önemlidir.

 

-KOP çalışmalarını yakından takip ediyoruz-

 

Bu topraklarda her şey yetişiyor. Konya niçin önemli? Konya'nın tarımını şaha kaldırırsak, Türkiye'nin tarımı şaha kaldırırız. İsrail'in yüzölçümüne yakın tarım arazisi var. Hollanda'nın tarım arazilerinden daha fazla tarım alanı var. Ama biz Hollanda'nın tarımda gösterdiği başarıyı Türkiye olarak göstermemiz lazım. Her şeyi var fakat Konya'mızın suyunda problem var. Suyu yok. Yani sulamaya açabildiğimiz arazi miktarı yeterli değil. Buna rağmen Konya bu başarıyı gösteriyor. Konya Ovası Projesi'nin (KOP) çalışmalarını yakından takip ediyoruz. Bu projelerin tamamlanması sadece Konya tarımı için değil, Türkiye tarımı için fevkalade önemli. Biz buna mecburuz. Konya'da 400 milimetre (mm) yağışı var. Bazı bölgelerde lokal olarak 300 mm yağış var. Bu bölgelerde arzu ettiğimiz neticeyi almak mümkün değil. Türkiye'de yatırımların, barajların sulama yatırımlarıyla beraber bitirilmesini fevkalade önemsiyoruz. KOP gibi, DAP gibi, GAP gibi projeler hayati öneme haiz projeler. Bitirilmesi fevkalade önemlidir."

 

-Akarsuları hızlı bir şekilde kirletiyoruz-

 

Denizli Fuarı'nda da ifade ettiğini, akarsuların hızlı bir şekilde kirletildiğini bildiren Bayraktar, şöyle dedi:

"Ve maalesef kimyasallarla kirletiyoruz. Sulama da fevkalade önemli olan akarsularımızın kimyasal arıtmalarla temizlenmesi lazım.

Bunun dışında verimli arazilerimizi, verimli meralarımızı imara açmayalım. Bu topraklar, bu araziler gelecek nesillerin mirası. Bu mirası iyi korumak zorundayız. Artık buna bir son vermemiz gerekiyor. Tarım sektörü sadece sektörün ve çiftçimizin geleceği değil, ülkemizin geleceği. Tarım ve enerji dünyada önem kazanan stratejik bir sektör diyorsak, bu fırsata çevirmek de bunu ıskalamak da bizim elimizde. Bunu fırsata çevirelim. Tarım sektörünün GSMH'ye kattığı 60 milyar dolar. Hedefimiz 150 milyar dolarlık bir tarım hasılası. Hedefimiz 45-50 milyar dolara yakın ihracat potansiyeli. Yoksa 16-18 milyar dolarlık bir ihracat bizim hedefimiz olamaz. Bunları aşmamız lazım, biz de bu konuda bütün çalışmalara katkı ve destek veriyoruz.

Büyükşehirlerde artık köyler mahalle oldu. Büyükşehir Belediye Başkanımızın köylümüze ve bu sektöre büyük katkı sağlaması gerekiyor. Bunu da yapan belediye başkanlarımız var. Bakıyorum mekanizasyon sağlıyor, hayvan dağıtıyor, tohum dağıtıyor, tarım laboratuvarlarına büyük destekler veriyor. Kendi bünyelerinde departman oluşturmuşlar, tarımı bilen arkadaşlarımızı orada istihdam etmek suretiyle tarım sektörüne katkı sağlıyorlar."

 

-Hayvancılık sektörü daha da büyüyecek-

 

Konya'nın sığır sayısında Türkiye birincisi, koyun varlığında Van'dan sonra Türkiye ikincisi olduğuna dikkati çeken Bayraktar, şunları söyledi:

"Bu çok önemlidir. Yani hayvancılığımızı burada koruyarak devam ettirmemiz gerekiyor. İnşallah ileride sulama yatırımları bittiğinde yem bitkilerinin de artmasıyla beraber burada hayvancılık sektörü daha da büyüyecek. Ancak bugünlerde özellikle gündeme getirdiğimiz süt hayvancılığında önemli problemler yaşıyoruz.

Sayın Bakanımızla da geçen görüştük. Burada bir tedbir alınması lazımdır. Dedim ki bu sektörün bir sıkıntısı şu; plansız büyüyoruz. Plansız büyüme hangi sektörde gelişmişse o sektörde arz ve talep dengesizliği olacaktır. Bu dengenin sağlanması noktasında bir müdahale kurumunuz yoksa o zaman sizin üretimi korumanız, kollamanız mümkün değildir. Üretimi sürdürülebilir noktada tutmanız mümkün değildir. Netice de serbest piyasa koşulları bu sektörde oluşmadı. Oluşması da mümkün değil. Bunun oluşmasına büyük katkı vermemiz lazım. O zaman ne oluyor? Plansız büyüme sonucunda üreten üreticimizin malı para etmiyor. Bizim 1 liraya ürettiğimizi tüketici 5 liraya tüketiyor. Bu sürdürülebilir bir durum değil. Bununla alakalı bakanlıklarımızda oluşturulan komisyon çalışma yapıyor.

Üretici birliklerimiz şuan istediğimiz seviyede değil. Bazıları diyor ki bu üretici birlikleri kapatılmalı. Yanlış. Üretici birlikleri ekonomik kuruluşlar, biz anayasal meslek kuruşuyuz. Bu birliklere ihtiyaç var. Piyasada sanayici ve üreticiyi buluşturacak hatta piyasadan mal alacak, stoklayacak. Piyasayı düzenleyen kuruluşlar tarımı gelişen bütün ülkelerde mükemmel görev yapıyorlar. Bizde niye yapmasınlar? Bizim üretici birliklerini bu konuma getirmemiz lazım. Üretici birlikleri şuan yeterli olmadığına göre süte müdahale edemediklerine göre süt konusunda bir müdahaleye ihtiyaç var mı? Tarım Bakanımız açıklama yaptı, 'Et ve Süt Kurumu olarak süte müdahale edeceğiz' dedi. Biz Ziraat Odaları Birliği olarak bu tehlikeyi 3 sene evvel gördük. Dönemin Başbakanına Yönetim Kurulu üyelerimizle gittik. Dedik ki 'sütte müthiş yatırımlar var. Üretim hızlı bir şekilde artıyor. Bu başımıza sıkıntı yaratacak. Süt patlayacak. 2008 krizi bize 3,7 milyar dolara patladı. Bu krizi önleme noktasında şuan üretici birlikleri yeterli olmadığına göre bir müdahale kurumuna ihtiyaç var. Lütfen bu kurumu oluşturun' dedik. Sayın Başbakanın talimatıyla Et ve Balık Kurumu, Et ve Süt Kurumu haline getirildi. Bugün bu kurumun müdahalesine ihtiyaç var. Çiğ süt fiyatları 70 kuruşa kadar indi. Sürdürülebilir noktada değil. Hayvan kesimleri de başladı. Et ve Süt Kurumu müdahale ettiği takdirde bu hayvanlarımızı kurtaracağız.

Bu hayvanlarımız kurtaramazsak ne olur? Ana varsa dana vardır. Süt hayvanınız varsa besi hayvanınız vardır. Beside ithalatçı oluruz. Kıymayı 50 liraya bulamayız. Bugün kıyma fiyatlarından şikâyet ediyoruz. Süt hayvancılığı çok önemlidir. Besi hayvancığında da hükümetimizin ithalata sıcak bakmamasına fevkalade önemsiyoruz. İthalat hiçbir zaman çözüm değildir. Burada önemli olan üretici maliyetlerini aşağıya çekmektir. Hükümetimizden hem gübrede hem yemde destek istedik. Hükümetimiz de iyi niyetle KDV desteği sağladı. Gübrede yüzde 18'den, yemde yüzde 8'den yüzde 1'e düşürdü.

Ben KDV desteğinin başladığının ertesi günü Tarım Bakanımıza götürdüm fiyatları verdim. Dedim ki 'bu desteğin yüzde 70'i gitmiş. Hem yeme zam var hem de gübreye zam var' dedim. 'Biz bu desteklerin üretici için verildiğini biliyoruz. Bu desteklerin direkt, üreticiye doğrudan verilmesini istiyoruz' dedim. Geçen Maliye Bakanımızı da ziyaret ettim. Kendilerine arz ettim. Bu desteğin acilen üreticilerimize verilmesini istiyoruz. Yani 2 milyar liralık bir kaynak henüz üreticimize maalesef intikal etmedi. İthalatın çözüm olmadığını her zaman söylüyoruz. İthalat olan dönemlerde maalesef üretim yok olurken tüketici ithalatla ucuz et yiyemez. Bugün 1 milyon ton civarı olan et üretimimizi en kısa zamanda 1,5 milyon tona çıkardığımızda et fiyatlarının da bir miktar daha aşağı düşmesi lazım."

Aile işletmeleri önemli olduğunu bildiren Bayraktar, "büyük işletmelere karşı değiliz ama dünyanın hiçbir yerinde büyük işletmeleri destekleyerek aile işletmelerini ihmal ederek gıda güvencesini sağlanamamıştır. Türkiye de sağlayamaz. Hayvancılık işletmelerimizin yüzde 80'inde 10 başın altında hayvan mevcudu var. Et hayvancığımızda işletmelerimizin yüzde 71'i 10 başın altında. Bunları optimal büyüklüğe kavuşturmamız lazım. Bu işletmeleri optimal büyüklüğe getirdiğimizde bu ülkenin ne et sorunu ne de süt sorunu kalacaktır. Bu konuda yapılan çalışmalara Ziraat Odaları olarak da Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak da destek veriyoruz" dedi.

 

-Gümrük ve Ticaret Bakanı Tüfenkçi-

 

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi, Türkiye'nin en büyük, Avrupa'nın üçüncü büyük tarım fuarının açılışına katılmaktan dolayı mutlu olduğunu ifade etti.

Tarımın dünyada 2,5 milyar insanın geçim kaynağı olduğunu bildiren Tüfenkçi, "günümüzde tarımsal verimlilik azalmaya başladı. Dünya Bankası verilerine göre temel tahıllardaki yıllık ortalama verim artışı, gitgide azalmakta ve artan nüfus hızının gerisinde kalıyor. Geleneksel yöntemler önemli ama aynı zamanda teknolojiyi kullanarak dünyanın istediği çapta üretim yaparak, dünya pazarlarının istediği kalitede ürün yetiştirerek pazarlamak gerekiyor" dedi.

Tüfenkçi, çiftçinin, ticaret erbabı ve sanayicinin birbirleriyle ayrıştığı değil bütünleştiği ve yardım ettiği anlayışla hareket etmek gerektiğini belirtti.
24 Mart 2016 Perşembe

Başkan Köse 14. Uluslararası Tarım Fuarına Katıldı

Detay:

​Bozkır Ziraat Odası Yönetimi ve Personelleri Konya'daki 14. Uluslararası Tarım, Tarımsal Mekanizasyon ve Tarla Teknolojileri Fuarı açılışına katıldı.

Bozkır Ziraat Odası Başkanı Yönetim Kurulu Başkanı Ali Köse, Meclis Kurulu Başkanı Metin Sögüt, Ziraat Mühendisi Ali Aladağ ve Genel Sekreter Yakup Çetin Konya'da 23 Mart, 27 Mart tarihleri arasında faaliyet gösteren Tarım Fuarının açılışına katıldı.

Konya Karatay Ziraat odasında düzenlenen Konya Ziraat Odaları toplantısında Türkiye Ziraat Odaları Genel Başkanı Ş.Şemsi Bayraktar'ın katılımı ile gerçekleştirilen toplantıda Genel Başkan Bayraktar Süt Üreticilerinin sorunlarını açıkladı ve Oda Başkanlarından Süt üreticilerini desteklemeleri yönünde taleplerde bulundu. Karatay Ziraat Odası Başkanı Rıfat Kavuneker'in ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantıya Türkiye Ziraat Odaları Genel Başkanı Ş.Şemsi Bayraktar,  Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Muhasip Üyesi Mustafa Hepokur ve Konya'da faaliyet gören ziraat odaları katıldı. 

Karatay Ziraat Odasında gerçekleştirilen toplantı sonrası 14. Uluslararası Tarım, Tarımsal Mekanizasyon ve Tarla Teknolojileri Fuarı açılışına geçildi. Başkan Köse ve ekibi Tarım fuarında Tarım sektöründeki yenilikleri yerinde inceleme fırsatı buldu. 




23 Mart 2016 Çarşamba

Bayraktar, Konya’da basın toplantısı düzenledi…

Detay:

​-Bayraktar, Konya'da basın toplantısı düzenledi…

-TZOB Genel Başkanı Bayraktar: "Gerekli önlemleri almazsak süt fiyatları 50 kuruşa kadar düşer ve ahırlarda hayvan kalmaz. 2008'lerde yaşadığımız krizlerin beterini yaşarız"

-"Süt kampanyasına çok önem veriyoruz. Bu kampanya sadece Ziraat Odalarımızla sınırlı kalmamalı, tüm paydaşlarımız, sivil toplum örgütleri de süt kampanyası başlatmalıdır"

-"Halkımızdan, zor günlerinde çiftçinin yanında yer almasını bekliyoruz. Daha fazla süt ve süt ürünleri tüketmeleri, hem üreticimizi destekleyecek hem hayvancılığı ayakta tutacak hem de tüketici olarak eti de pahalı yemek zorunda kalmayacaklar"

-"Ulusal Süt Konseyi, deklare ettiği fiyatın arkasında

duramamıştır. Üreticilerin hak ve menfaatlerini

koruyamamıştır. Süt fiyatlarının düşmesine seyirci kalmıştır"

-"Böyle bir kurumda bizim bulunmamızın da bir anlamı yoktur"

-"Desteklere rağmen, 1 lira 15 kuruşluk fiyatın arkasında

durmayan sanayiciye, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız

verdiği desteklerin hesabını sormalıdır"

-"Halen 1 milyon 150 bin ton dolaylarında olan kırmızı et

üretimimizi, 1,5 milyon tona çıkarmamız gerekiyor"

-"İthalatı önlediğimizde, üreticimize gerekli destekleri, besi

işletmesi yatırımı için yeterli desteği verdiğimizde

1,5 milyon tonluk üretimi kısa zamanda sağlarız"

-"Konya Ovası Projesi bir an önce bitirilmeli, Konya topraklarının susuzluğu dindirilmelidir"

-"Konya'nın suya kavuşturulması sadece Konya'yı,

sadece İç Anadolu Bölgesi'ni değil, bütün Türkiye'yi tarım

cennetine çevirir"

-"Patates üreticisi rahatlatacak tedbirler konusunda çalışmalar sürüyor. Hükümetimizin bu tedbirleri acil olarak almasını bekliyoruz"

-"Toplulaştırma çalışmaları hızla tamamlanmalı verimli

işletme büyüklüklerine ulaşılmalıdır"

-"Biz ülkemizin gelişmesi ve kalkınması için tarımsektörünü bir fırsat olarak düşünüyoruz. Ancak bunu fırsata çevirmek de ıskalamak da bizim elimizde"

 

Konya – 23.03.2016 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Nisan ve Mayıs aylarıyla hayvanların doğum yapmalarının ardından süt üretiminde yüzde 20 civarında bir artış beklediklerini bildirerek, "Allah korusun gerekli önlemleri almazsak süt fiyatları 50 kuruşa kadar düşer ve ahırlarda hayvan kalmaz. 2008'lerde yaşadığımız krizlerin beterini yaşarız" dedi.

Bayraktar, Konya'da Karatay Ziraat Odası'nda düzenlediği basın toplantısında, tarım ve hayvancılıktaki son gelişmeleri değerlendirdi.

Basın toplantısına, gazeteciler ve Ziraat Odası başkanlarıyla birlikte süt içerek başlayan Bayraktar, başlattıkları süt kampanyasına çok önem verdiklerini bildirdi.

Süt fiyatlarının 70 kuruşa kadar düştüğünü, özellikle Nisan ve Mayıs aylarıyla hayvanların doğum yapmalarının ardından süt üretiminde yüzde 20 civarında bir artış beklediklerini, bu üretimin tüketimle desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti:

"Bundan dolayı kampanya sadece Ziraat Odalarımızla sınırlı kalmamalıdır. Tüm paydaşlarımızın, sivil toplum örgütlerinin de süt kampanyası başlatmasını arzu ediyoruz.

Süt dağıtımı tüm yurda yayılmalıdır.

Okullardaki süt dağıtımı sadece ikinci dönemi değil, birinci dönemi de kapsamalıdır.

Ortaokullar ve liseler de program kapsamına alınmalıdır.

Süt dağıtım programı peynir, yoğurt gibi ürünlerle çeşitlendirilmelidir.

Bütün kamu kurum ve kuruluşlarında süt ve süt ürünleri tüketimi artırılmalıdır.

Belediyeler, düşük gelirli vatandaşlarımıza süt dağıtmalıdır.

Yine ülkemizdeki sığınmacılara yönelik süt ve süt ürünleri dağıtımı yapılmalıdır.

Tüm halkımız da eti pahalı yemek istemiyorlarsa bu kampanyaya destek vermelidir. Halkımızdan, zor günlerinde çiftçinin yanında yer almasını bekliyoruz. Daha fazla süt ve süt ürünleri tüketmeleri, hem üreticimizi destekleyecek hem hayvancılığı ayakta tutacak hem de tüketici olarak eti de pahalı yemek zorunda kalmayacaklar."

 

-TZOB'un Ulusal Süt Konseyi'nden ayrılması-

 

Bugünlerde gündemde olan bir konunun da Türkiye Ziraat Odaları Birliği'nin Ulusal Süt Konseyi'nden ayrılması olduğunu belirten Bayraktar, şöyle devam etti:

"Daha önce Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanımız Sayın Faruk Çelik de bu konuda açıklamalarda bulundu ve Ulusal Süt Konseyi'ni eleştirdi.

Ulusal Süt Konseyi, 1 lira 15 kuruş süt fiyatı açıkladı. Bu konseyin başkanı da sanayicidir. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanımız Çelik de süt fiyatının arkasında durmayan konseyi eleştirmiş ve süt fiyatlarının düşmesinden duyduğu rahatsızlığı bildirmiştir.

Biz, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanımız Çelik'ten daha da ileri giderek Ulusal Süt Konseyi'nde çekildiğimizi ifade ettik. Çünkü Ulusal Süt Konseyi, deklare ettiği fiyatın arkasında duramamıştır. Üreticilerin hak ve menfaatlerini koruyamamıştır. Süt fiyatlarının düşmesine seyirci kalmıştır. Dolayısıyla böyle bir kurumda bizim bulunmamızın da bir anlamı yoktur. Ziraat Odalarımızla birlikte Ulusal Süt Konseyi'nden çekildiğimizi ve Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak da Ulusal Süt Konseyi yönetiminden ayrıldığımızı ifade ettik. Tabii bu tasarrufumuz da hem süt üreticilerimiz hem sektörde faaliyet gösteren sivil toplum örgütleri hem de süt üretici örgütlerinin takdirini aldı. Sektör için hayırlı olmasını diliyorum.

Aslında bizim deklare edilen 1 lira 15 kuruşluk fiyatı da kerhen kabul ettiğimiz herkes tarafından bilinmektedir. Çünkü, ortalama 1 lira civarında olan maliyete karşılık 1 lira 15 kuruş üreticiyi kurtaracak bir fiyat değildi ama sanayici bizden daha çok ağlıyor. Battık, öldük, bittik diyorlar. Süt sanayicilerinin bu sızlanmaları karşısında 1 lira 15 kuruşluk fiyatı kabul ettik ama bizi kurtaran fiyat, pariteyi dikkate aldığımızda 1,5 lira civarındaki bir fiyattır. Biz bu fedakarlığı göstererek, 1 lira 15 kuruş gibi maliyetimize yakın bir rakamı kabul etmemize rağmen, sanayici bu fiyatın arkasında duramamıştır.

Üstelik bu fiyatın arkasında durmaları için devlet süttozuna destek vermiştir. Ayrıca, peynir, yoğurt ihracatında kullanılan çiğ süte, çikolata, bisküvi

gibi ürünler ile süt ve süt ürünlerinde süttozu kullanımına ihracat desteği vermektedir. Okul sütü programıyla süt tüketimi artırılarak sanayiciye destek yapılmaktadır. Bütün bunlara rağmen, 1 lira 15 kuruşluk fiyatın arkasında durmayan sanayiciye, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız verdiği bu desteklerin hesabını sormalıdır. Bu destekler üreticimize verilse sütteki krizi önlemek için önemli bir aşama kaydedilirdi. Gübre ve yemdeki KDV indiriminde olduğu gibi üreticimiz, devletin verdiği bu desteklerden de faydalanmamıştır."

 

-Zarar eden firmaların yatırım maliyetleri yüksek,

fizibilite hataları var-

 

Bir de zarar ettiği söylenen sanayi kuruluşları konusu olduğunu bildiren Bayraktar, "zarar ettiği ifade edilen sanayi kuruluşlarını da incelediğimizde, bunların, yatırım maliyetleri yüksek olan ve fizibilite hataları olan firmalar olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla bu hataları yapmayan ve maliyeti yüksek olmayan firmalar sağlıklı bir şekilde süt alımını artırarak faaliyetlerine devam etmektedirler" dedi.

 

-"2008'den beterini yaşarız"-

 

Önümüzdeki aylar için sütte yüzde 20'lere varan bir üretim artışı beklendiğine dikkati çeken Bayraktar, şunları söyledi:

"Allah korusun gerekli önlemleri almazsak süt fiyatları 50 kuruşa kadar düşer ve ahırlarda hayvan kalmaz. 2008'lerde yaşadığımız krizlerin beterini yaşarız. Bu ülkeye, 2008 krizinin faturası 3,7 milyar dolara mal olmuştur. Bu fatura daha da artar, yani 4 milyar doların üzerinde bir et ve canlı hayvan ithalatına sebebiyet verilir. Et fiyatları yükselir, tüketicimiz kıymayı ucuza alamaz, 50 liradan alır hale gelir.

Halen 1 milyon 150 bin ton dolaylarında olan kırmızı et üretimimizi, 1,5 milyon tona çıkarmamız gerekiyor. Üretimdeki bu artışın önündeki en büyük engel ithalat olacaktır. Bu hedefe ulaşmak için küçük aile işletmelerinin desteklenmesi çok önemlidir. Destekleyemezsek sadece bitkisel üretimde değil, hayvancılıkta da gıda güvencemizi sağlayamayız. İthalatı önlediğimizde, üreticimize gerekli destekleri, besi işletmesi yatırımı için yeterli desteği verdiğimizde 1,5 milyon tonluk üretimi kısa zamanda sağlarız.

Süt fiyatlarındaki düşüşü önlemek istiyorsak sektörü taşeron belasından da kurtarmamız lazım. Sanayici süt almadığı zaman, taşeronların piyasaya girerek süt fiyatlarını düşürmelerini engellemek için yasal müeyyideler uygulanmalı, sanayicimiz de taşeron kullanmaktan vazgeçmelidir.

Bütün kurumları konunun önemine binaen bu kampanyaya katılmaya davet ediyorum. Et ve Süt Kurumu'nun acilen süt alımına girmesi gerekiyor. Bir iki aylık bir gecikme, laktasyon döneminin de başına denk geldiği için, süt üretiminin de arttığını dikkate aldığımızda bir işe yaramaz.

Biz bu sıkıntının olacağını 3 sene evvel gördük. Arzın artması karşısında hükümetimizden bir müdahale kurumu talep ettik. Bizim talebimiz üzerine Et ve Süt Kurumu oluşturuldu. Ama şu an atıl durumda olan, kurulmasına sebep olduğumuz Et ve Süt Kurumu'nun hızlı bir şekilde piyasaya müdahalesini talep ediyoruz."

Şu an sütte arz fazlası olduğunu bildiren Bayraktar, "Sütte arz talep dengesi sağlanıncaya kadar damızlık düve ithalatı ve bu amaçla kullandırılan sıfır faizli kredilerin durdurulmasını istiyoruz" dedi.

Ayrıca maliyetlerin düşürülmesi açısından gübre ve yemde indirim talepleri üzerine, hükümetin gübre ve yemde KDV indirimi yaptığını belirten Bayraktar, "Ama 2 milyar liranın üzerindeki bu destek, maalesef üreticimizin cebine girmedi. Üreticimize yansımadı. Gübre ve yem fiyatlarını takip ettiğimizde biz bunu görüyoruz. 2 milyar liranın üzerindeki bu desteğin de üreticimize doğrudan, direkt olarak ödenmesini talep ediyoruz" diye konuştu.

Sanayicilere de seslenen Bayraktar, "Yaşatmadan yaşamak mümkün değildir. Üreticimizi yaşatmazsanız siz de yaşayamazsınız" şeklinde konuştu.

Bayraktar, halen 18,7 milyon ton olan süt üretiminin 7 yıl sonra 25 milyon tona yükseleceği göz önünde bulundurularak tüketimin ve ihracatın bu üretimi desteklemesi gerektiğini belirtti.

 

-Konya, tarımın başkenti, ülkenin tahıl ambarı-

 

Konya'nın, tarımın başkenti, ülkenin tahıl ambarı olduğunu bildiren Bayraktar, şöyle konuştu:

"Konya'nın 1,9 milyon hektar tarım alanı var. İsrail'in yüzölçümünün tamamına yakın bir alan. Belçika'nın, Hollanda'nın bu kadar tarım alanı yok. Peki Hollanda 80,7 milyar avro gıda ve tarım ihracatı yaparken Konya niye yapamasın? Hollanda; 8,1 milyar avroluk süs bitkileri, 8 milyar avroluk et, 7,7 milyar avroluk süt, 6,1 milyar avroluk sebze, 4,9 milyar avroluk sıvı ve katı yağ ihraç ediyor.

Konya'nın neyi eksik? Daha fazla tarım alanı var.

Yeterince yağış alamıyor.

'Konya Ovası' diye adlandırılan geniş alanlarda yağışın 400 milimetrenin (mm), hatta bazı lokal bölgelerde 300 mm'nin altında seyretmesi kuru ziraat sistemini mecbur kılıyor. Sulu tarım olmayınca da verim yüksek değil. 'Hububat-nadas' münavebesi uygulanıyor.

 

-Buğdayın yüzde 11,3'ünü, arpanın yüzde 12,1'ini karşılıyor-

 

Bütün bunlara rağmen, Konya; Türkiye buğday üretiminin yüzde 11,3'ünü, arpa üretiminin yüzde 12,1'ini tek başına karşılıyor ve iller arasında birinci sırada. Diğer birinci olduğu ürün olan şeker pancarının yüzde 32'si Konya'da üretiliyor. Dane mısırda Adana, Mardin ve Şanlıurfa'nın ardından dördüncü, silajlık mısırda İzmir'in ardından ikinci, yağlık ayçiçeğinde Tekirdağ ve Edirne'nin ardından üçüncü, yoncada Muş ve Aksaray'ın ardından üçüncü, kirazda İzmir'in ardından ikinci, vişnede Afyonkarahisar'ın ardından ikinci, elmada onuncu sırada. Türkiye'nin toplam havuç üretiminin yüzde 58'i Konya'da üretiliyor ve açık farkla birinciliği alıyor. Kavun üretiminde Ankara ve Adana'nın ardından üçüncü, patateste Niğde'nin ardından ikinci sırada.

 

-Patatesteki sorun-

 

Patatesten bahsetmişken, soruna da değinmeden geçemeyeceğim. Üretim planlaması olmaması çiftçimizi zorluyor. Bunun en iyi örneklerinden biri patates. Ülkenin belli bir patates tüketimi var. İhracat da aşağı yukarı bellidir. Buna uygun üretim yapmak zorundayız. Üretim düşük kaldığında, fiyat yükseliyor, çiftçi iyi para kazanıyor. Ertesi yıl herkes patates ekmeye başlıyor. Üretim artıyor. Fiyat dibe vuruyor. Çiftçinin patatesi tarlada, depoda kalıyor. Çiftçi batıyor. Olan da budur. Bu sene de üretim fazlalığı var. Depoda 700 bin ton dolayında patates olduğu söyleniyor. Edindiğimiz bilgiye göre, patates üreticisi rahatlatacak tedbirler konusunda çalışmalar sürüyor. Bu ihracat iadesi şeklinde de olabilir. Toplu tüketim yerlerinde alımların artırılması olabilir.

Bütün bunlar patateste üreticiyi rahatlatacaktır. Hükümetimizin bu tedbirleri acil olarak almasını da bekliyoruz.

Konya, 740 bin büyükbaş, 1 milyon 800 bin küçükbaş, 12 milyon 387 bin kanatlı hayvanı ile hayvancılıkta da ilk sıralarda yer alıyor. Toplam sığır sayısında birinci, koyun sayısında Van'ın ardından ikinci sırada. 930 bin 703 ton inek ve manda, 82 bin 249 ton koyun ve keçi sütü üretiyor. Süt üretiminde de birinci sırada bulunuyor."

 

-Konya'nın sorunu su-

 

Tarımda Konya'nın sorununun su olduğunu belirten Bayraktar, şöyle devam etti:

"Konya Ovası Projesi (KOP) bir an önce bitirilmeli, Konya topraklarının susuzluğu dindirilmelidir. Konya'nın suya kavuşturulması sadece Konya'yı, sadece İç Anadolu Bölgesi'ni değil, bütün Türkiye'yi tarım cennetine çevirir.

KOP bitince, 1,1 milyon hektar alan da sulamaya açılmış olacak. Bölgenin mevcut sulanan alanlarında kullanılan suyun yüzde 55,7'si yeraltı suyundan karşılanıyor.

Ülkemiz su zengini değil. Suyu tasarruflu kullanmayı öğrenmek zorundayız. Sulamada yüzde 60'lara varan oranlarda tasarruf sağlayan modern, basınçlı sulama sistemleri acilen yaygınlaştırılmalıyız.

Resmi rakamlara baktığımızda Konya'da 80 bin 749 adet traktör, 1840 biçerdöver bulunmaktadır. Konya, mekanizasyon açısından da gelişme gösterse de tarım alanları göz önünde bulundurulduğun da mekanizasyonu çok daha fazla geliştirmemiz gerektiği de açıktır. Ülkemizde tarımsal işletmelerin çok büyük bir bölümünü küçük işletmeler oluşturmaktadır. Küçük işletmelerin yeterli işletme büyüklüğüne sahip olmamaları, ayrıca işletmelerin dağınık ve parçalı olması, tarımsal mekanizasyondan beklenen faydanın elde edilmesini engellemektedir.

 

-Konya'da işletmelerin yüzde 52'si 100 dekarın altında-

 

Konya'da işletmelerin; yüzde 6,92'si 10 dekarın altında, yüzde 52'si 100 dekarın altında tarım alanına sahip durumdadır. Verimli tarım yapmaya uygun 500 dekarlık işletme büyüklüğünü, Konya'da işletmelerin sadece yüzde 2,36'sı geçebilmektedir. Bu şekildeki bir işletme yapısı, kuru tarım için son derece yetersizdir.

Türkiye'den çok daha küçük alana yayılmış, İngiltere'de işletme başına ortalama tarım alanı 538, Fransa'da 521, Almanya'da 457, İspanya'da 240 dekarken, ülkemizde 61 dekarı ancak bulmaktadır. ABD'de bu alan 1818 dekardır. Büyük tarımsal alanları bulunan Konya ilimizde bile ortalama işletme büyüklüğü 132 dekarda kalmaktadır.

 

-Toplulaştırma-

 

Ne yapmak lazım? Toplulaştırma yapmak lazım. Ülkemizde 14 milyon hektar toplulaştırma yapılacak alan var. Bunun yaklaşık 5 milyon hektarında toplulaştırma işlemleri tamamlandı. Bu kapsamda Konya'da halen 115 bin hektar alanda toplulaştırma tamamlanmış. Toplulaştırma çalışmaları 500 bin hektarda sürüyor. 2021 yılına kadar toplulaştırmanın 1 milyon 200 bin hektara ulaştırılacağı yönünde hedef var. Toplulaştırma çalışmaları hızla tamamlanmalı verimli işletme büyüklüklerine ulaşılmalıdır."

 

-Verimli tarım alanları ve meralar imara açılmamalıdır-

 

Bayraktar, imar konusu da çok dikkat edilmesi gereken bir konu olduğunu vurgulayarak, "Konya'nın verimli tarım alanları ve meraları imara açılmamalıdır. Toprak Koruma Kurulları'nda buna azami hassasiyet gösterilmelidir. Gelecek nesillerin gıda güvencesi tehlikeye atılmamalıdır" diye konuştu.

Dünyada tarım ve enerji sektörünün çok büyük önem kazandığına dikkati çeken Bayraktar, "Biz ülkemizin gelişmesi ve kalkınması için tarım sektörünü bir fırsat olarak düşünüyoruz. Bu sorunları çözdüğümüzde gayri safi milli hasılaya 150 milyar dolar civarında bir tarımsal hasıla kazandırmak, 45-50 milyar dolarlık bir tarımsal ihracat yapan bir ülke olmak istiyoruz. Ancak bunu fırsata çevirmek de ıskalamak da bizim elimizde. Bunu fırsata çevirmek için bu tedbirlerin alınmasının hem Konya için hem ülkemiz tarımı çok önemli olduğunu düşünüyorum" dedi.

 

-250 kilogramlık bir karkastan üretici 498,

market 2 bin 576 lira kazanıyor-

 

Bir basın mensubunun et, süt, patates gibi ürünler başta olmak üzere üretici fiyatları bu kadar düşükken, markette fiyatların bu kadar yüksek olmasını ve üretici market fiyatları arasındaki farkı sorması üzerine Bayraktar, şunları kaydetti:

"Üretici ve market fiyatları arasında ciddi farklar var. 4-5 kata kadar çıkıyor. Örneğin 250 kilogram ağırlığındaki bir karkastan, üretici 7 ayda ve bin bir emek sarf ederek sadece 498 lira kazanırken, market 2 bin 576 lira kazanıyor. Üretici ile market fiyatları arasındaki bu farkın azaltılması için üretici örgütleri desteklenmelidir. Bu örgütler, fonksiyonel hale getirilmeli, idari ve mali yönden güçlendirilmelidir. Üretici ile tüketici arasındaki zincir kısaltılmalı, aracılar kaldırılmalıdır."

Toplantıya,Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Muhasip Üyesi Mustafa Hepokur ve Karatay Ziraat Odası Başkanı Rıfat Kavuneker de katıldı.